-Kırk Kandil 3-

Zeyd B. Harise (R.A.) Kur’an-ı Kerim’de Adı Geçen Tek Sahabi

İslam geldiğinde hiç tereddüt etmeden ilk inananlar arasında onu da görüyoruz. Zor zamanlarda hep Hz. Peygamber’in yanında olan Zeyd, Taif’te onu atılan taşlardan korumaya çalışırken kanlar içinde kalmıştı.

Rıza Savaş

Prof. Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi

Zeyd Bin Harise (RA) Kabri, Ürdün

Kaynakların ittifakla belirtiğine göre, çocuk iken annesi Sa’da’nin yanından kaçırılıp köleleştirilen Zeyd, Ukaz panayırında satışa sunuldu. Onu, Hakim b. Hizam b. Huveylid b. Esed, halası Hatice bint Huveylid için 400[1] dirhem karşılığında satın aldı. Hz. Hatice, Hz. Muhammed’le (a.s.) evlendiği zaman ondan on yaş küçük olan Zeyd’i ona hediye etti. Zeyd’in mensup olduğu Kelb kabilesinden bazıları hac için Mekke’ye geldiklerinde Zeyd’i tanıdılar ve ailesine haber verdiler. Zeyd, ailesine gönderdiği şiirde “Allah’a şükürler olsun ki ben çok iyi bir ailedeyim” demişti. Çünkü hem Hz. Hatice, hem de Hz. Muhammed onu kendi çocuklarından daha çok sevdiler ve değer verdiler. O da bunun farkına varmıştı.

Zeyd’in babası Harise ve Amcası Ka’b, onun fidyesini ödeyip geri götürmek için Mekke’ye geldiler ve fidyesini ödeyip onu memleketine götürmek için Hz. Peygamber’den istediler. Hz. Peygamber, onu fidye almadan serbest bırakacağını ve eğer isterse ailesine dönebileceğini söyledi. Zeyd, Hz. Peygamber’le kalmayı tercih edince Hz. Peygamber de onu hürriyete kavuşturdu ve onu ailesinden saydığını ilan etti. Bundan sonra insanlar da ona Zeyd b. Muhammed diye hitap etmeye başladı.

İslam geldiğinde hiç tereddüt etmeden ilk inananlar arasında onu da görüyoruz. Zor zamanlarda hep Hz. Peygamber’in yanında olan Zeyd, Taif’te onu atılan taşlardan korumaya çalışırken kanlar içinde kalmıştı.

Hz. Peygamber kendisini dadısı Ümmü Eymen’le evlendirmiş ve bu evlilikten Üsame dünyaya gelmişti. Hz. Peygamber, Üsame’yi de babası gibi çok sever ve değer verirdi. Zeyd, Ümmü Eymen’den ayrıldıktan sonra başka evlikler yaptı ise de bunları da yürütemedi ve eşlerinden ayrıldı. Sonunda Resûlullah, Zeyd’i halası Ümeyme’nin kızı Zeynep bint Cahş ile evlendirdi. Hz. Peygamber’in ısrarla devamını istemesine rağmen bu evlilik yürümedi ve sonunda Zeyd, Zeyneb’den de ayrıldı. Bundan sonra gelen vahiyde Hz. Peygamber’e Zeyneb’le evlenme emri verildi. Medine’de münafıklar, bu konuda Hz. Peygamber’i eleştirerek “Muhammed, insanlara oğullarının eşleriyle evlenmeyi haram kılıyor, halbuki kendisi oğlunun eşiyle evlendi.” dediler. Bunun üzerine Allah Teala şu ayeti indirdi:

Muhammed sizin adamlarınızdan birinin babası değildir, fakat o Allah’ın elçisidir ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah her şeyi bilmektedir.[2]

Ayrıca bu konuyla ilgili şu ayetlerde de yeni açıklamalar getirilmiştir:

“…Allah, evlatlıklarınızı da gerçek oğullarınız yapmamıştır. Bunlar sizin kendi iddianızdır; hak ve hakikati Allah söyler, doğru yolu da O gösterir. Evlâtlıklarınızı babalarının adlarıyla anın. Bu Allah katında adalete daha uygun bir davranıştır. Eğer onların babalarını bilmiyorsanız o zaman kendileri sizin din kardeşleriniz ve dostlarınızdır. Yanıldığınız hususta size günah yoktur, fakat bilinçli ve kasıtlı olarak yaptıklarınızdan sorumlusunuz. Allah çok bağışlayıcı ve çok esirgeyicidir.”[3]

Vahiyle Resûlullah’ın Zeyneb’le evlendirilmesinin sebebi, evlatlıkların nesebe dâhil edilme âdetinin bizzat onun uygulamasıyla ortadan kaldırılmasıdır. Öte yandan Resûl-i Ekrem’in Zeyneb’i ev ortamında örtüsüz halde gördüğü ve gönlünün ona kaydığı yolundaki rivayetler muteber değildir. [4]

Zeyd b. Hârise, Bedir, Uhud, Hendek gazvelerine, Hudeybiye seferine ve Hayber’in fethine Resûlullah’la birlikte katıldı. Birçok seriyyede komutanlık yaptı ve bu seriyyelerde pek çok başarılar elde etti.

Zeyd’in komutanlık yaptığı seriyyeler:

  1. Karada, 3. Hicri yıl
  2. Cemum, 6. Hicri yıl
  3. İs, 6. Hicri yıl
  4. Tarf, 6. Hicri yıl
  5. Hisma, 6. Hicri yıl
  6. Vadilkura, 6. Hicri yıl

En son Hz. Peygamber, Mute’ye gönderdiği orduya Zeyd’i komutan yaparak, “Eğer Zeyd şehit olursa sancağı Cafer alsın, o da şehit düşerse Abdullah b. Revaha alsın” demişti. Üç komutan da peş peşe şehit oldular. Hz. Peygamber buna çok üzüldü ve gözyaşı döktü.[5] 


[1] Bu para ile yaklaşık 100 koyun alınırdı.

[2] Ahzab, 33/40.

[3] Ahzab, 33/4, 5.

[4] Bünyamin Erol, “Zeyd b. Harise”, DİA, İstanbul 2013, cilt: 44, sayfa: 319-320.  

[5] İbn Sa‘d, eṭ-Ṭabaḳat, III, 40-47.