Dünya kamuoyunda büyük ilgi uyandıran Cambridge Merkez Camii, Avrupa’nın çevre dostu ilk camii olarak lanse edilmiştir. 2008 yılında başlayan çalışmalar 2019’da tamamlanmış ve dokuz ödül almıştır.
Ali Kuzudişli
Prof. Dr., Gümüşhane Üniversitesi İlahiyat Fakültesi

Genel itibarıyla dinler, insanın tabiatın bir parçası olduğunu ve ona saygılı olunmasını, zorunlu olmadıkça herhangi bir canlıya zarar verilmemesini öğütler. Dinler arasında İslam’ın doğaya vurgusu oldukça belirgindir. İslam’a göre doğada bulunan her şeyin yaratıcısı ve sahibi Allah’tır (4/126). Doğada bulunan her bir varlığın bir yaratılış amacı ve görevi vardır (44/38). Günümüzde ekosistem olarak adlandırdığımız düzeni koyan da Allah’tır (55/7-10). İrade gücü verilen insan, başıboş bırakılmamıştır; ona emanet edilen dünyada sorumluluk içinde davranması ve sınırlarını bilmesi gerekir çünkü ahirette yaptığı her şeyden hesaba çekilecektir (99/6-8).
Kur’an’dan ve sünnetten esinlenen Müslümanlar, tarih boyunca kurdukları medeniyetlerde çevreyle uyum içinde olmayı, meskûn oldukları yerleri imar etmeyi hedeflemişler ve bunu önemli ölçüde başarmışlardır. Ancak on sekizinci yüzyılda Batı’da başlayan sanayileşme ve peşinden gelen standart seri üretimler, çılgın bir rekabet baskısıyla tüm dünyayı esareti altına aldı. Kaynaklar hızla tükenmeye, hava, su, toprak kirlenmeye, canlı türleri eksilmeye başladı. İklim değişikliğine bağlı doğal afetlerle yüzleştiğimiz günümüzde mevcut üretim ve tüketim alışkanlığının sürdürülebilir olmadığı açıkça ortaya çıktığından çevreye duyarlı “yeşil” modeller önem kazanmaya başladı.
Çevre kirliliği ve küresel ısınmada önemli bir faktör olan binaların yerine çevreci bir anlayışla tasarlanan yeşil bina örnekleri, dünyanın geleceği açısından olumlu bir gelişme sayılabilir. Bu çerçevede modern yapılardan yeşil camiler, İslam medeniyetinin çevre duyarlılığının güncel yansımaları mahiyetindedir. Yakın zamanlarda dünyanın birçok yerinden bir yeşil cami projesi haberi almak, İslam ve çevre adına sevindirici bir gelişmedir.
Yeşil camiyi diğerlerinden ayıran belli başlı özellikleri, yapının inşa edileceği alanın uygunluğundan başlayarak inşaat aşamasında çevreye olumsuz etkilerinin minimum seviyede olması, gün ışığını en üst seviyede kullanması, enerji tasarruflu olması, yağmur sularını toplayan sisteme sahip olması gibi bir dizi kriterleri karşılamasıdır. Bu alanda faaliyet gösteren akreditasyon kuruluşları birçok başlıkta düzenlenmiş ayrıntılı, teknik kriterlere uygun olan binalara sertifika vermekte böylece yeşil bina olduğunu tescillemektedir. Sertifikalı binaların içinde İslam’ın mabet yeri olan camilerin de olması konumuz açısından önemlidir. Bu yapılardan biri öncü olma özelliği taşıyan Cambridge Merkez Camii’dir.
Dünya kamuoyunda büyük ilgi uyandıran Cambridge Merkez Camii, Avrupa’nın çevre dostu ilk camii olarak lanse edilmiştir. 2008 yılında başlayan çalışmalar 2019’da tamamlanmış ve dokuz ödül almıştır. Çoğunlukla doğal malzemelerin kullanıldığı cami, sıfır karbon ayak izine sahip olmasıyla dikkat çekmektedir. Çatıya düşen yağmur suları depolanmakta ve bahçe sulama ve temizlikte kullanılmakta, güneş enerjisinden azami seviyede istifade edilmektedir. Doğal biçimde büyük çatı pencereleri ile aydınlatılan ve düşük enerjili LED ampullerle desteklenen caminin çatısında güneş ışığından yenilenebilir enerji üretmeye yardımcı olan foto-voltajlı hücreler bulunmakta ve tükettiğinden çok daha fazla enerji üreten yüksek verimli ısı pompaları aracılığıyla yerel olarak üretilen enerjiyle ısıtılıp soğutulmaktadır. (https://worldarchitecture.org/article-links/evhmv/the-uk-s-first-green-mosque-the-cambridge-mosque-.html)
Cambridge Merkez Camii’nden başka dünyada birçok çevre dostu olma özelliğine sahip yeşil camiler bulunmaktadır. Bunlar arasında İstanbul Havalimanı’ndaki Ali Kuşçu Camii, LEED-Altın sertifikasına sahip olmakla çevreci özelliği tescillenmiş bir camidir. Caminin yapımı aşamasında inşaat atıkları sıfır atık misyonuna uygun olarak büyük oranda geri dönüşüme kazandırılmıştır. İnşaatta kullanılan malzemelerde çevreye zararlı olmayanlar tercih edilmiştir. Bu malzemeler arasında yirmiden fazla üründe EPD (Çevresel Ürün Beyanı) etiketi bulunmaktadır. Cami gün ışığından azami ölçüde faydalanılacak şekilde tasarlanmış, aydınlanma ve iklimlendirme sistemlerinde enerji verimliliği ön planda tutulmuştur. Su tasarrufunda EPA (ABD Çevre Koruma Ajansı) kriterleri göz önünde tutulmuştur. (https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/ali-kuscu-cami-i-serifi-dunyanin-ilk-leed-altin-sertifikali-camisi-oldu/2270263)
LEED Altın sertifikasına sahip bir başka cami, İstanbul Levent’te yer alan Barbaros Hayrettin Paşa Camii’dir. Binanın ayrıca WELL HSR Covid-19 Sağlıklı Bina Sertifikası bulunmakla, salgına karşı özel koruma koşullarına sahip olduğu tescillidir. 900 araçlık park alanında 36 adet elektrikli şarj istasyonu bulunmaktadır. Bina sürdürülebilirlik hedeflerine sahiptir. %39 daha az sera gazı emisyonu salmaktadır. 22 farklı teknoloji ile Türkiye’deki binalara göre %50 daha az enerji tüketmektedir. Binanın %100’ü ısı adası etkisi yapmayan çatı ve avlusu bulunmaktadır. Bina dünya ortalamasına göre %65 daha az su tüketmektedir. Yağmur suyu hasadından elde ettiği suyu tuvaletlerinde kullanmakta ve %80 daha az atık su üretmektedir. Yapının bulunduğu arsasının %40’ı yeşil alandır. İnşaat sırasında çıkan atıkların %95’i geri dönüştürülmüştür. Tüm binanın %25’i geri dönüşümlü malzemeden inşa edilmiştir. Bina iç hacminde kanserojen kimyasallar içeren yapı malzemeleri kullanılmamıştır. Bina karbondioksit sensörleri ile iç hava kalitesini ölçmekte insanların toplu olarak bulunduğu iç mekanlara çok özel bir hava kalitesi uygulamaktadır. (https://www.ecobuild.com.tr/projects/3ee6f62c-a114-4403-a221-eaa01ccf0dcb)
LEED “Enerji ve Çevresel Tasarımda Liderlik” anlamına gelmektedir. Yeşil bina ve yeşil mahalle için uygulanan Amerikan ulusal sistemle entegre çalışan Amerika Birleşik Devletleri merkezli bir derecelendirme sisteminin adıdır. LEED sertifikası, bir inşaat projesinin konumu ve tasarımının kabul edilen yüksek düzeyde çevreye duyarlı ve sürdürülebilir kalkınma kriterlerini karşıladığını gösteren bağımsız, üçüncü taraf gözüyle denetlendiğini tescil etmektedir. (https://en.wikipedia.org/wiki/LEED_for_Neighborhood_Development)
LEED sertifikası bir binanın “Yeşil Bina Derecelendirme Kriterleri”ne uygunluğu göstermektedir. Kriterler, binanın özelliklerine ve kullanım amaçlarına göre çeşitlilik arz etmekte ve Yalın, Gümüş, Altın, Platin dereceleri bulunmaktadır. LEED çevre dostu yeşil bina sertifikası, binalarda enerji, su ve doğal kaynak tasarrufunun sağlanması, daha az atık üretilmesi ve insan sağlığının desteklendiği binaların tasarlanması, inşa edilmesi ve işletilmesi için oluşturulmuştur.
Bina ve mahalleler için çevre duyarlılığını gösteren kriterler genelde yurtdışı kökenlidir. Ülkemizde de Türkiye şartlarına uygun standartlar oluşturan ve buna göre sertifika veren kuruluşlar bulunmaktadır. Örneğin bunlardan biri Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) tarafından “BEST Konut Sertifikası” adıyla geliştirilmiştir. Bu kapsamda konutlar; Bütünleşik Yeşil Proje Yönetimi, Arazi Kullanımı, Su Kullanımı, Enerji Kullanımı, Sağlık ve Konfor, Malzeme ve Kaynak Kullanımı, Konutta Yaşam, İşletme ve Bakım, Yenilikçilik olmak üzere 9 başlık altında değerlendirilmektedir. Sertifikanın amacı; sağlıklı toplumlar, yaşanabilir bir çevre ve gelişmiş bir ekonomi yaratmak, bina standardında çıtayı yükseltme, yapılı çevrede sürdürülebilirliği ölçmek, çeşitli çözümlerle ideal duruma yaklaşmaya çalışmak şeklinde açıklanmıştır. (https://cedbik.org/tr/yesil-bina-7-pg/b-e-s-t-konut-sertifikasi-12-pg)
İslam’ın çevreye duyarlılığını anlatmada Kur’an’a ve sünnete yapılan atıflar, dini öğretinin doğayı korumacı bakışını açık bir şekilde göstermektedir. Sayıları gün geçtikçe artan yeşil camiler ise günümüz Müslümanlarının çevre konusundaki hassasiyetlerinin somut göstergeleridir.