Baharı Müjdeleyen Güz Yağmuru
Orucun kıymeti, yapageldiğimiz şeylerle aramıza mesafe koyuyor olmamızla ilgilidir. Bu mesafe koyma, zamanı (anı) doldurduğumuz boşluğun açığa çıkmasıdır. Çünkü biz, kendi kendimizi unutmak pahasına ısrarlı bir biçimde (hem de) olmayan bir boşlukla aramızı doldururuz. Bu boşluk doldurarak yaşama kandırmacasının şifası, yavaşlamaktır. Yavaşlamak, “an”ın çoğalmasıdır. Adem CEYLAN Fotoğraf: Şehnaz FINDIK Uzunca bir aranın ardından tüm coşkusuyla idrak edeceğimiz Ramazan ayı tatlı bir telaş ve hazırlığın gölgesinde kapımızı çaldı. “Ramazan gelmeden al abi. Yakında Ramazan zammı olacak.” Cümleleri, Ramazan ile ilişkimizin evrildiği yerin esnafa bakan yönünü görmemizi sağlıyor. Ramazan’ın bir kültürel etkinliğe evrilmesi; insanların nefislerinin terbiye edilmesini hedefleyen bir ibadetin de içinde yer aldığı zaman diliminin, tüketim çarkının daha hızlı dönmesine yol…