Ulusalcılık ile Küreselcilik Kıskacında Balkanlar ya da Üçüncü Yolun İmkânı

Balkan ülkelerine dağılmış toplam Türk nüfusu ise 10 milyondan fazla. Başka bir ifadeyle dağılmış halde de olsa Balkanlarda en fazla soydaşı olan ülke belki de Türkiye. “Belki de” kaydının nedeni, nüfus sayımlarının güvenilirliğinin tartışılması ve her zaman bölgedeki Türkler’in olduğundan az gösterilmesidir. Mustafa ŞENTÜRK Prof. Dr., Trakya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Giriş Eski Türkçe’de“çamur” anlamındaki balık kökünden “bataklık yer” anlamına kullanılan birleşik balık+an kelimesinden gelen Balkan ismi, müsemmâsıyla uyumlu olarak “sarp ve ormanla kaplı sıra dağları” ifade eder. Kelime Macarca ve Bulgarca başta olmak üzere dünya dillerine de Türkçe’den geçmiştir. Bölgenin Türkler ve Osmanlılar nezdindeki müsemmâsına uygun bir diğer ismi Rumeli’dir. Malûm, ismi de müsemmâyı da müsemmî…

Okumaya devam edin Ulusalcılık ile Küreselcilik Kıskacında Balkanlar ya da Üçüncü Yolun İmkânı

İslâm’da Beden Mahremiyeti

İslâm fıkhı literatüründe mahrem kelimesi kullanılmakla beraber, modern dönemde kullanıldığı anlamıyla bir mahremiyet tanımlaması yer almaz. Zira mahremin tanımlanması, önemli ölçüde mahremiyetin tanımlanması demektir. Mustafa ŞENTÜRK Prof. Dr., Trakya Üni. İlahiyat Fak. Çizgi: Hasan Aycın Mahremiyet, yaşadığımız çağın en çok tehdit ettiği husûslardan biri, belki de birincisidir. Çok şükür ki -ve hiç değilse toplumumuzun bir kesiminde-, hâlâ bir mesele olarak gündemde yer bulabilmektedir. Günümüz literatüründe mahremiyet; genel olarak, kişilerin yalnız başına kalabildikleri, ‘istedikleri gibi’ düşünüp davranabildikleri, başkalarıyla hangi mekân, zaman ve şartlarda ve ne ölçüde ilişki ve iletişim kuracaklarına ‘bizzat kendilerinin’ karar verebildikleri bir alanı ve bu alan üzerinde sahip olunan hakkı ifade etmek üzere…

Okumaya devam edin İslâm’da Beden Mahremiyeti

Medyada Din ve Dinde Medya

Medya, etimolojik olarak “orta/da/ki”, “ara/da/ki”, “ara/ç” ve “ara/cı” gibi anlamlara gelen medium kelimesinden türer. Terim olarak da ileti/şim ve yayın “araçlarının” tümünü ifade eder. Mustafa ŞENTÜRK Doç. Dr., Trakya Üniversitesi Öncelikle ilginç bir durum olarak, bu yazının tarafımdan talep edildiği ânın, kendi içimde ‘İlâhiyâtçı bir akademisyen olarak tüzel bir sosyal medya ve bâhusûs youtube kanalı açmalı mıyım?’ sorusu etrafında teemmül ettiğim bir vasata denk geldiğini ve bu yazıyı yazmayı ‘o halde sesli/kollektif düşünmenin zamanı gelmiş anlaşılan’ sâikiyle kabul ettiğimi belirtmeliyim. Belirtmem gereken diğer husûs ise başlığın yukarıdaki gibi tanzîmi ve tercîhi, bu yazının ‘durumdan değere’ veya ‘olandan olması gerekene’ düzeninde yazılacağıdır. Başlığı tam aksi yönde…

Okumaya devam edin Medyada Din ve Dinde Medya

Balkanlar Bizim Ne’mizdir?

alkanlar; “Dedeağaç’ta balık yiyip, Kavala’da kahve içeceğimiz” yer değildir ya da “Üsküp Türk Çarşısı’nda küfte”, “Başçarşı’da tulumba yiyip” “Ohri’de ‘bir akşam gezintisi’” yapacağımız yer değildir.

Okumaya devam edin Balkanlar Bizim Ne’mizdir?