Diriliş Düşüncesinin Anlam, Muhtevâ ve Yorum Çerçevesi
Sezai Karakoç Müslümanı, “vücudunda bir kıyamet taşıyan, ötenin sarsıntısını duymamış kişilere bir kıyamet aşılayan ve onları en şiddetli bir kıyametle sarsan kıyamet adamı” olarak, imanı ise “insana göklerin armağanı” olarak tanımlar. Çağımızda insanoğlunun mutsuzluğunun ana kaynağını insanoğlunun ‘öteki dünyaya’ inanmaması olarak görür. Yusuf Bilâl AYDENİZ “Şehirlerde meyve vermeyen ağaçlar çoğalmışsa, o memleketin insanları sefahate düşmüşlerdir”, der İbn Haldun. Düşünce susuzluğunun bizi anlamsızlık çölüne götürdüğü bir çağa karşı yapılan mücadelenin adıdır diriliş. Diriliş düşüncesinde teori, pratiğin izdüşümüdür. Diriliş, gelip çağı görüp ve ürperen Taha’nın bir bahar günü yeniden doğmasını sembolize ederken; aynı zamanda karamukları, kavisleri, soytarıları ve yarasaları iman gücüyle etkisiz hâle getirmeyi de kapsayan düşünce…