Bregenz’de Kermes Yoğunluğu

Kermes, cami ile gençlik merkezinin arasındaki otopark alanına kurulacaktı. Otoparkın camiye yakın kısmında yemeklerin yapılacağı standlar yerleştirilecek ve geriye kalan kısma büyük çadır kurulacaktı. Çadır kurulumunda herkes bir işin ucundan tutarken ben de destek olmaya gayret etmiştim. Zübeyir ŞEKERCİ Fotoğraf: Zübeyir Şekerci Geçen sene Bregenz’e geldiğim zaman dönüş biletim kermes vaktine uygun olmadığı için bir miktar üzülmüştüm. Zira cami merkezli faaliyetlerini gözlemlediğim ve gözlemler sonucu ümitlendiğim ATİB (Avusturya Türk İslam Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Birliği) Bregenz’in kermes organizasyonunu bir hayli merak ediyordum. Rabbim nasip etti tam bir sene sonra kermes organizasyonuna da şahitlik edebildim. Bu sefer bileti kermese göre almıştım, üç gün sürecek olan kermesin…

Okumaya devam edin Bregenz’de Kermes Yoğunluğu

Yeşil/in Sermayesi İsviçre

Yeşil, doğrudan bir "yeşil sermayedir” bu ülkede. Hiç şüphesiz büyük bir servete sahip İsviçre bu serveti koruyabilmek için azami derece dikkatlidir. Mesela herhangi bir orman bölgesinde kafanıza göre mangal yapamadığınız gibi teşebbüs ettiğiniz takdirde yüklü para cezasına çarptırılırsınız. Sokaklar oldukça temizdir, yeşil alanların mülkiyeti büyük oranda korumadadır. Herhangi bir yere rastgele inşaat yapmak söz konusu değildir. Bunu seyahat ettiğiniz vakitte daha iyi idrak edebilirsiniz. Zübeyir ŞEKERCİ Müslümanların Batı’ya doğru ilerleyişleri ve Doğu Roma özelinde Avrupa devletleri için bir tehdit unsuru olarak görülmelerinden doğan Haçlı Seferleri; istenileni veremediği gibi Hristiyanların Kudüs’e giden yolunu da tehlikeye atmıştır. Seferler sonrası Kudüs rotası üzerindeki bölgelerde intizam yerini kaosa bırakmış,…

Okumaya devam edin Yeşil/in Sermayesi İsviçre

İznik’te Sabah Namazı

2000-2010 arasında restorasyonu tamamlanıp açılan cami “mabed” hissini tam manasıyla veremiyor.  Namaz kılma yerinin bir "platform" kıvamında olması, Roma ve öncesi dönemlere ait kalıntıların bariz şekilde ayyuka çıkarılması gibi birtakım turizme dayalı faaliyetler caminin hüviyetine zarar veriyor. Zübeyir ŞEKERCİ Fotoğraf: Zübeyir ŞEKERCİ Yine bir sabah namazı yolculuğu. Organizasyon amirimiz Gürsel Tanrıverdi abi bu sefer rotayı İstanbul dışına, İznik Ayasofya'ya kırdı. İstanbul içi yapılan sabah namazı buluşmaları bizi kesmemiş ve Gebze Çoban Mustafa Paşa Camii sonrası bu sefer rotayı İznik Ayasofya olarak belirlemiştik.  Gece 00-01 gibi yola çıkıp varacak şekilde plan yapıldı. Fatih Camii’nden hareket edildi, yolculuk başladı. Osmangazi köprüsünden geçmeden hareket edildiği takdirde 10 dakika…

Okumaya devam edin İznik’te Sabah Namazı

Nehrin Dibinden Üflenen Nefes

Şehrin kendisi ve çevresinin maddi manevi güzelliklerinin yanı sıra Mostar hâlâ zaman zaman yoğunlaşan kaosuyla Müslümanların zorluklarla karşılaştığı bir belde. Zübeyir ŞEKERCİ Fotoğraf: Zübeyir Şekerci Konjic’te durmuş, şehrin meşhur çileğini tatmış ve şehri ufak bir gözlemleme fırsatım olmuştu.  Savaş sonrası “Gazi Camii” diye anılmaya başlanmış ve buna istinaden kasıtlı olarak onarılmamış minaresiyle Vardacka Camii ziyaret edilmeliydi. Savaşın tüm acımasızlığı ve düşmanın nefreti insanların dışında önem atfedilen yapıları da vurmuştu. Havan topuyla vurulan bu caminin vurulma amacını ekibimizin tarihçisi, yandaki kiliseyle ilgili olabileceğine dair rivayetten söz etmişti. Nitekim böyle komplekse sahip olduklarını Mostar’da tepeye dikilen haçtan anlamıştık. Oysa Bilge Lider’in işaret ettiği gibi “hilal” gökteydi ve…

Okumaya devam edin Nehrin Dibinden Üflenen Nefes

Soğuk Diyarın Sıcak Fertleri

Seyahat boyunca vakit namazlarını cemaatle kılmaya gayret gösterdiğimizde camilerin cemaat yoğunluğu, buranın insanına olan muhabbetimizi artırırken yeni tanıştığımız insanların ikram etmedeki ısrarları hamiyetperverliklerine dair düşüncelerimizi pekiştirmişti. Doğduğu yerden ötelere açılmamakta ısrarcı olan Erzurum insanının evrensel anlamda örnek alınması gereken güzel hasletleri, sahip oldukları ve sıkı sıkı bağlandıkları inanç değerleriyle doğru orantılıdır desek, iddialı bir cümle kurmuş olmayız zannediyorum. Zübeyir ŞEKERCİ “Erzurum kilidi mülk-i İslam’ın Mevla’ya emanet olsun Erzurum” Mostar Köprüsü’nü ilk gördüğümüz zaman, köprüye doğru yürürken hayranlığımızı dile getirmiş ve bir süre olduğumuz mevkide muhabbet etmiştik. Köprüyü sol cepheden gören o mevkide bir dadaşla tanışıp akabinde yolumuzun Erzurum’a düşeceğini kim bilebilirdi ki? Bosna’dan geldikten sonra…

Okumaya devam edin Soğuk Diyarın Sıcak Fertleri

Şehitler Makamı: Bosna

Akif Emre abinin “yüzünde gölgesi olmayan” diye nitelediği Aliya’nın mezarına geldiğimizde bir garip hissetmiştik kendimizi. Onca hapis, yasak ve zulüm sonucunda sergilemiş olduğu duruş, Müslümanın menzilini belirliyor hiç şüphesiz. Zübeyir ŞEKERCİ Fotoğraf: Zübeyir Şekerci Gençlerin yoğunlukta olduğu bir cemaat. Kurtuluş yakın mıdır? Allahualem... Yaklaşık iki ay kadar evvel -pandemi döneminin ikinci senesi- dört arkadaşın ortaklaşa aldığı indirimli biletler yerini heyecanlı bir bekleyişe bırakmıştı. Bir yandan “ya hasta olursak?”, “ya son gün pozitif çıkar da sorun olursa?” kabilinden sorular zihinleri yorarken öte yandan seyahate hazırlık başlamıştı.  Kalacak yerden gidilecek şehirlere, ziyaret edilecek makamlardan görülecek eserlere değin heyecanlı bir çalışma. Neyse ki içlerinden birisi tarihçiydi ve bu…

Okumaya devam edin Şehitler Makamı: Bosna

Kant’ın Ödevinden Ders Çıkarılmalı mı?

Avrupa’ya ilk yolculuk yaptığımda mezkûr anlatılara yakından şahitlik etmiş, oraların “öteki”lerinin hikayelerini dinlemeye çalışmış ve monotonluğun donuk yüzüyle tanışmıştım. Ne ki bu birkaç sefer ile tekrar edecek ve her gitmeye yeni meseleler ekleyecektim heybeme. Zübeyir ŞEKERCİ Geçtiğimiz 150-200 yıl öncesine değin hayatın nasıl yaşanması, neyin, nasıl yapılması ve içtimai iklimin hangi aşamalara göre belirlenmesi ile ilgili bütün meselelerin referansı din idi. Ahlak temellendirmesi aleni şekilde din üzerinden yapılırken, Avrupa'da dönemin modernist dindarlarının öncülüğünde farkında olarak yahut olmayarak din, içtimai hayattan tecrit edildi ve herkes kendi inancı ile baş başa bırakıldı. Yerine ise profan bir söylem getirildi. Dinin belki de en mühim kaidelerinden olan "ahlak" bir…

Okumaya devam edin Kant’ın Ödevinden Ders Çıkarılmalı mı?

Bregenz’de Cami Merkezli Faaliyetler

Avusturya’nın diyaneti ATİB’in camisi ATİB Bregenz hakkında cemaatinden yönetimine kadar çeşitli insanlarla konuşarak çalışmalara dair detaylı bilgiler edinme fırsatı buldum. Zübeyir ŞEKERCİ Yeryüzünde ne olup bittiğini, muhtelif coğrafyaların toplumlar üzerinde nasıl bir etki bıraktığını, cihanşümul değişimlerin/dönüşümlerin insana kazandırdıklarını ve kaybettirdiklerini anlayabilmek için seyahat etmek oldukça mühim bir fiil. Kur’an’ın inen ilk ayetinde ifade edilen “Oku!” emri, kitabî olduğu kadar yaşanılan dünyayı da beş duyu ile takip etmekle ilgilidir. Bu minvalde bir Müslüman imkân dahilinde seyahat etmelidir. Bahusus, gördüğünü değerli bir şekilde aktarmalıdır. Eylül ayında 15 gün kadar Avrupa’nın çeşitli beldelerine seyahatlerde bulundum. Normal   seyrinde niyetim, bu seyahat çerçevesinde birkaç konu başlığı üzerinde durup aktarmaktı ancak…

Okumaya devam edin Bregenz’de Cami Merkezli Faaliyetler

Zahir Bize Ne Söyler?

Dinin hâkim olduğu alanın ferahlayacağını düşünürken içtimai alanda verilen tavizlerin serencamı hiç de iç açıcı değil. Zübeyir ŞEKERCİ İnsan, içerisinde bulunduğu içtimai hayattan ari değildir. Elbette ferdi manada belli bir özgünlüğe sahip olabilir ancak toplumdan tevarüs eden şeylerin sirayeti kaçınılmazdır. Maddi ve manevi yönden nerede duracağına dair büyük bir etkendir. Yol boyunca genel ahvalden konuştuğumuz tespit, tebrik ve tenkit üzerinden birtakım değerlendirmelerde bulunduğumuz mihmandar abinin Özbek halkı hakkında dile getirdikleri genel tablo için oldukça mühimdi. Özbek halkının mali anlamda dar boğazda olmalarının yanı sıra yüz-yüz elli yıldır süregelmiş Rus baskısı, halkı etkisi altına almış ve yaşanılan hayata dair arızi neticelere sebep olmuş. Beraber geçirdiğimiz süre…

Okumaya devam edin Zahir Bize Ne Söyler?

Acının Gölgesinde Gelenek

“Mehman atandan uludur” bir Özbek atasözü. Bu sözün altını fazlasıyla dolduracak hareketlere şahit olduk yol boyu. Hiç tanımadığım, bir vasıta ile iletişim kurduğum insanların, seyahat boyunca edinmiş oldukları tutum ve davranışlar örnek alınacak seviyedeydi. Zübeyir ŞEKERCİ Gelenek, bir toplumun belirleyici özelliği olmasının yanı sıra ferdin toplum içindeki ahenk bütünlüğünü yakalamasına katkı sunan bir hafızadır. Aynı zamanda toplumu ayakta tutan en mühim direklerden birisidir. Bir toplumu işgal için en kullanışlı yol, geleneğin tahribatıdır. Özbekistan; SSCB yıkıldıktan sonra bağımsızlığını ilan etmiş, 30-40 yıllık nevzuhûr bir devlet. Sayısız zulme, asimilasyon politikalarına ve ötekileştirmeye maruz kalmış bir halkın devleti. Seyahat boyunca yaşanan zulmün ve asimilasyon politikalarının acısını ve işlevselliğini…

Okumaya devam edin Acının Gölgesinde Gelenek