Mahremi Olmayan Mahrum Olur

Asıl problem, tarih boyunca İslâm’la yoğrulmuş örf ve adetlerimizin, hoyratça yanlış şekilde uygulanmaya çalışılması ve yerini tamamen modern ilişki şekillerinin aldığı, dinî hassasiyetlerin tamamen kaybedildiği bir formata dönüşmesidir. Orta yol; ifrat ve tefritten uzak, insan fıtratına uygun olan Nebevî davranış biçimidir. Bunun ne olduğu sorusu böyle bir yazının sınırlarını elbette aşmaktadır. Analarımızın veya ninelerimizin Anadolu irfanıyla yoğrulmuş ilişki formatı, bu anlamda bize yol gösterebilir. Mülayim Sadık Kul Günlük dilde sıkça kullandığımız “mahrem” kelimesinin “haram” kökünden geldiğini biliyoruz. Sözlükte; “helâl olmayan, yasaklanan şey” manasındaki mahrem, fıkıh terimi olarak kendileriyle evlenilmesi dinen yasaklanmış bulunan akrabayı ifade eder. Bu manada sizin mahreminiz, kendisiyle evlenmeniz haram olan kimse demektir.…

Okumaya devam edin Mahremi Olmayan Mahrum Olur

Kaçış ve Kayboluş

Gösterme, beğenilme isteğinin neticesidir. Kişinin gösteriye açtığı şey, o kişinin kendisini konumlandırdığı yer ile ilgilidir. Kendini vitrine koyduğuyla sunar/ifade eder. Mahremiyet hassasiyeti, vitrine konulacak şeylerle ilgili pek çok açıdan hesap yapmayı mecbur kılar. “Güzel saklıdır. Gizleme güzellik için aslidir. Şeffaflık, güzellik ile anlaşamaz.” der Byung–Chul Han. Mustafa ESER Yazar  “Mahremiyet hakkımızı kendi rızamızla katlettiriyoruz. Ya da belki sadece bize sunulan harikalar karşılığında ödenecek bir bedel olarak mahremiyet kaybına rıza gösteriyoruz.” Zygmunt Bauman – Akışkan Gözetim En incelmiş kabiliyetlerden olan nezaket, ancak ötekinin varlığını kabul edince mümkün oluyor. Ötekinin varlığına gösterilen bir ihtiram ya da ötekine karşı kendini konumlandırma şeklinde tezahür edebiliyor nezaket. Bir yönüyle sınır…

Okumaya devam edin Kaçış ve Kayboluş

İslâm’da Beden Mahremiyeti

İslâm fıkhı literatüründe mahrem kelimesi kullanılmakla beraber, modern dönemde kullanıldığı anlamıyla bir mahremiyet tanımlaması yer almaz. Zira mahremin tanımlanması, önemli ölçüde mahremiyetin tanımlanması demektir. Mustafa ŞENTÜRK Prof. Dr., Trakya Üni. İlahiyat Fak. Çizgi: Hasan Aycın Mahremiyet, yaşadığımız çağın en çok tehdit ettiği husûslardan biri, belki de birincisidir. Çok şükür ki -ve hiç değilse toplumumuzun bir kesiminde-, hâlâ bir mesele olarak gündemde yer bulabilmektedir. Günümüz literatüründe mahremiyet; genel olarak, kişilerin yalnız başına kalabildikleri, ‘istedikleri gibi’ düşünüp davranabildikleri, başkalarıyla hangi mekân, zaman ve şartlarda ve ne ölçüde ilişki ve iletişim kuracaklarına ‘bizzat kendilerinin’ karar verebildikleri bir alanı ve bu alan üzerinde sahip olunan hakkı ifade etmek üzere…

Okumaya devam edin İslâm’da Beden Mahremiyeti

Ailede Mahremiyet Eğitimi

Mahremiyet duygusunun gelişmesi, çocuğun kendini koruma hissinin gelişimi açısından önemlidir. Zira anne babanın her an çocuğunun yanında olabilmesi mümkün değildir. Bu sebeple çocuk, ebeveynleri yanında değilken de kendisini nasıl koruyacağını bilmelidir. Muhammed Esat ALTINTAŞ Doç. Dr., Erciyes Üni. İlahiyat Fak. Eskilerin ‘hayâ duygusu’ dediği şimdilerde ise ‘mahremiyet eğitimi’ olarak adlandırılan ve çocuk eğitiminde çok önemli bir yere sahip olan bu meseleyi günümüzde anne-babalar zaman zaman ihmal edebilmektedir. Daha doğrusu kendi çocukları açısından hayati önem taşıyan mahremiyet duygusunun nasıl kazandırılacağı konusunda ebeveynlerin yeterince bilinçli ve bilgi sahibi olmadıkları sık sık dile getirilen bir husustur. Halbuki anne babalar küçük yaşlardan itibaren mahremiyet eğitimini çocuklarına vermekle, başka bir…

Okumaya devam edin Ailede Mahremiyet Eğitimi

Aile ve Çocuk Ekseninde Mahremiyet Eğitimi

Mahremiyet kavramı; gizlilik, bir durumun/ şeyin gizli bulunma halini ifade ederken, mahrem kavramının içeriği ise çeşitli dini inançların, ahlaki farklılıkların, kültürel normların oluşturduğu sosyolojik alt zeminde, zaman ve mekân değişkenliği ile senkronize haldedir. Fatma YILDIZ Uzm. Aile Danışmanı Duygusal, kompleks ve heyecan verici özel bir dönemin olması sebebiyle gebelik süreci; çok yönlü değişimlerin yaşandığı bir hikâyenin başlangıcı oluyor. Zaman zaman bilinmezlik ve belirsizlik etkilerinin hissedildiği, “Ya çocuğuma yanlış davranırsam ya gelişimini doğru bir şekilde destekleyemez ve iyi bir şekilde yetiştiremezsem” düşünceleri sürecin eşlikçileri olabiliyor. Gebelik ve doğum ile çocuğunun gözüyle dünyaya bakmayı öğrenen ebeveynler, aynı zamanda çocuklarının psikolojik, bedensel ve ruhsal sağlığını korumaya ve desteklemeye…

Okumaya devam edin Aile ve Çocuk Ekseninde Mahremiyet Eğitimi

Mahremiyet Eğitiminin Neresindeyiz?

Ahlak eğitiminde mahremiyetin yeri oldukça önemlidir. Mahremiyet eğitimi, küçük yaşlardan itibaren ailede başlayarak okul ve çevre ile devam etmektedir. Mahremiyet eğitimini iyi anlayarak içselleştirmek nesillerin korunmasına önemli ölçüde katkıda bulunur. Tuba ÖNCÜ Uzm. Aile Danışmanı Ahlak eğitimi, çocuğun anne karnında başlayarak ölene dek her daim tekâmül yolculuğunu sürdürdüğü bir süreçtir. Doğru eğitimin ahlaktan yoksun olamayacağını görmekteyiz. Bunun için bebeklikten itibaren çocukların mizaçlarını ve sosyal çevresini ahlak eğitiminin içine dahil etmek gerekir. Ahlak eğitiminde mahremiyetin yeri oldukça önemlidir. Mahremiyet eğitimi, küçük yaşlardan itibaren ailede başlayarak okul ve çevre ile devam etmektedir. Mahremiyet eğitimini iyi anlayarak içselleştirmek nesillerin korunmasına önemli ölçüde katkıda bulunur.  Mahremiyet, insana Yaratıcı tarafından…

Okumaya devam edin Mahremiyet Eğitiminin Neresindeyiz?

Kemal Sayar ile Mahremiyet Üzerine

Marmara Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Kemal Sayar ile mahremiyeti konuştuk. İstifadenize. İNSİCAM Sayın Hocam, mahremiyeti nasıl tanımlamamalıyız? Mahremiyet ne değildir? Mahremiyetin olduğu yerde sınır vardır. Ancak mahremiyeti tanımlarken belli kavramlarla sınırlı kalamayız. Bireye özel alanların tamamı için kullanılabilen bir tanımdır. Sadece gizlilik demek değildir ve özel olan, kişisel olan anlamına gelir. Mahremiyete yapılan en ufak bir saldırı aslında topyekûn kişinin kendisine yapılmış sayılır. İnsan, mahremiyet alanlarını nasıl belirler? Mahremiyet fıtri bir ihtiyaç mıdır yoksa bir zaruret midir? Bizim için önemli olan mahremiyet alanını belirlerken neyi, nasıl, nerede ve ne ölçüde yapma özgürlüğümüzün/sınırımızın olduğunu bilmektir. Mahremiyet, nezaket ile,…

Okumaya devam edin Kemal Sayar ile Mahremiyet Üzerine

Vejdi Bilgin ile Mahremiyet Üzerine

Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Vejdi Bilgin ile Mahremiyet üzerine konuştuk. İstifadenize. İNSİCAM Mahremiyeti nasıl tanımlamamalıyız? Mahremiyet ne değildir? Mahremiyet, Arapça bir kökten dilimize aldığımız ancak Öz Türkçe arayışları içerisinde tam olarak karşılığını bulamadığımız bir kavram. Gizlilik olarak tercüme ediliyor veyahut daha sosyolojik bir tanımla, özel alanla ilgili olan hususlara karşılık geliyor. Kavramı anlamak için aynı kökten türeyen semantik kümeye bakmak gerekir. Bu küme içinde yer alan “haram”, yapılması yasak olan eylemdir, aynı zamanda “haram” dokunulması veya saygısızlık edilmesine izin verilmeyen kutsal demektir. “Harem” Mekke gibi yabancıların girmesine izin verilmeyen bir yerdir. Buna “harîm” de denilir. Harem, aynı zamanda evde kadınlara ayrılan…

Okumaya devam edin Vejdi Bilgin ile Mahremiyet Üzerine

Cihan Aktaş ile Mahremiyeti Konuştuk

"Öteki cinsi bir insan gibi görmeyi, ona saygıyla yaklaşmayı başaranlar için mahremiyet, bir mahrumiyet meselesi olmaktan çıkacaktır." Cihan AKTAŞ Mimar, gazeteci ve yazar Cihan Aktaş ile "Mahremiyet" üzerine konuştuk. İstifadenize. İNSİCAM Muhafazakârlık ve mahremiyet kavramları arasında bir ilişki var mı? Mahrem olan korunması makul olan mıdır yoksa korunması zaruri olan mıdır? Mahremiyet, öncelikle bir ölçü bildirimi gibi gelir bana, özel hayatta değil sadece kamusal alanda da ölçüleriniz vardır. Hatta özel olan zaten belli ki özeldir, daha hassas olan, kamusal alandaki mahremiyet ölçüleridir. Korunması zaruri olanla makul olan, yani haysiyetli; kişinin kendisini geliştirmesine açık bir yönde ilerlemesini sağlayan bir ölçüler sistemi özdeş geliyor bana. Mahremiyet talebi…

Okumaya devam edin Cihan Aktaş ile Mahremiyeti Konuştuk

Ar damarı Çatlarsa!

Bedenimizin mahremiyetiyle birlikte lisanımızın mahremiyeti de cemiyet hayatımızda çok önemli bir yer teşkil etmektedir. İnsanları köleleştirerek kendilerine hizmet ettirmek isteyen 'küresel seçkinler' tüm dünyada yalnızca bedenimizin değil lisanımızın da mahremiyetini ortadan kaldırmak için her türlü imkanlarını seferber etmiş durumdalar. Mucahid YILDIZ Utanma duygusu, Cenab-ı Hak tarafından bize yaratılışımızda bahşedilen en büyük nimetlerden biridir. Haya hissi olarak da ifade ettiğimiz utanma duygumuz sayesinde mahremiyete dikkat ederiz. Ninelerimiz, dedelerimiz ar damarı çatlarsa kişi ne Allah'tan korkar ne kuldan utanır, derlerdi. Ebeveynin, çocukların fıtraten mevcut olan haya hislerini kaybetmemeleri için onları terbiyede çok dikkat etmeleri gerekiyor. Zira terbiye esnasında yapılan hatalar, haya hislerinin kaybolmasına neden olunca, artık mahremiyetten…

Okumaya devam edin Ar damarı Çatlarsa!