Vâhid ve Ahad olanın adıyla.

İnsan, Allah’ın üstün olarak yarattığı bir varlıktır. Kur’an-ı Kerim bunu değişik ifadelerle dile getirir. İnsanın yaratılışını bazen tekrîm (değerli, şerefli, üstün kılmak) bazen ahsen-i takvim (en güzel şekilde yaratmak) şeklinde ifade eder. Değerli, şerefli ve en güzel şekilde yaratılmak, bütün insanlar için geçerlidir. Rengi, dili ve ırkı ne olursa olsun bütün insanlar, bu özellikleri taşımaktadır.

Böyle yaratılmanın yanında insanın fıtratında zaaflar, acziyetler, nâkısalar da vardır. Bunların başında, birey veya toplum olarak bazı insanların kendilerini diğer insanlardan üstün görme anlayış ve düşüncesi gelmektedir. İnsanlık kadar eski bu temelsiz üstünlük fikri, tarihte hemen hemen her yerde kanlı sonuçlara yol açmıştır. Yahudilik, kendi din mensuplarının diğer insanlardan üstün olduğu inancını, kendilerinin Tanrı tarafından seçilmiş millet oluşuna dayandırmaktadır. Fransa’da 1789’da gerçekleşen inkılap sonrasında bütün dünyayı kasıp kavuran milliyetçilik düşüncesi, imparatorlukların sonunu getirmiştir. İkinci Dünya Savaşı’nın patlak vermesinde, Almanların üstün ırk olduğu fikrinin büyük etkisi vardır. Yirminci yüzyıl, ulus devletlerin tavan yaptığı bir devirdir. Bu ve benzeri durumlar, siyasi erki ellerinde bulunduranların azınlık olan diğer ulusları horlamasına, ezmesine, yok saymasına yol açmıştır.

Milliyetçilik, yakın zamanlarda bütün ağırlığıyla yeniden gündemin ilk sıralarına oturdu. Dergimiz İnsicam, dünyanın bugününü ve yarınını tehdit eden milliyetçilik olgusunu, Eylül sayısının dosya konusu yaptı. Milliyetçiliğin ne olduğunu, nasıl anlaşıldığını, hayatın çeşitli alanlarına nasıl yansıdığını, dünyanın değişik bölgelerinde hangi sorunlara yol açtığını, çeşitli yazılarla irdelemeye çalıştık. Amacımız, bu gidişatın insanlık için hayra alamet olmadığına dikkat çekmekti. Bir nebze de olsa bunu başarabildiysek, kendimizi mutlu addedeceğiz.

Ağustos ayını, sıcaklarla geçirdik. Dünyanın siyasi harareti, ondan daha az değildi. Hep birlikte bunaldık.

Eylül sayımızda maddeten ve manen daha serin bir sayıda buluşmak ümit ve niyazıyla, siz kıymetli okuyucularımızı Vâhid ve Ahad olana emanet ederiz.

Mustafa ÖZEL

Genel Yayın Yönetmeni