15 Temmuz 2016 Cuma ya da “Bugün Günlerden Direniş”

Ülkeyi emperyalizmin kucağına atmak, insanlık için halen tek çıkış yolu olan “aziz islâm”ı öz karakterinden kopartmak, böylelikle küresel hesapların önündeki bu en büyük “engel”i ortadan kaldırmaktı amaçları. Ayrıca fiziki/siyasi şekli neye evrilirse evrilsin, öz mayası binlerce yıldır tüm yeryüzüne direniş ve onur ilham eden bu ülkeyi yani Türkiye’yi yani Türkü, Kürdü vb. renkleriyle “millet” olan insanımızı yeryüzünün canilerine teslim etmek istediler ve 15 Temmuz 2016’ya gelindi. Mürsel SÖNMEZ Bizim kuşağın yetiştiği dönem, yoğun politik/ideolojik çatışmaların yaşandığı bir dönemdi. Gayriihtiyari olarak kendinizi ülke ve dünyada yaşanan sorular ve sorunların içinde buluyorsunuz. Yoğun okumalar, bitmeyen tartışmalar ve hep heyecanlı kalp atışlarıyla yaşıyorduk. Bir yandan “öz yurdunda garip,…

Okumaya devam edin 15 Temmuz 2016 Cuma ya da “Bugün Günlerden Direniş”

Zamanı Aşan Günler

Eve döndüğümde eşim hazırlanmıştı bile. “Siz evde kalın biz komşu arkadaşlarla bir arabaya biner gidip bir meydana ulaşırız” diyecek oldum. Hani, bu erkeklere göre bir işti. Ben ne de olsa askerliğimi yapmıştım vs. Eşimin gayet kararlı bir tepkisiyle karşılaştım. “İsterseniz siz evde kalın ben kendi başıma da giderim” diyordu. Komşularımız eşlerini bu konuda ikna etmiş olabilir çünkü onlar birkaç erkek bir olup arabayla yola koyuldular. Ben onlara katılmak yerine, eşimle birlikte komşumuzun “ikna olmayan” kızını da alarak arabamızla yola çıktım. Kemal KAHRAMAN Dr., Tarihçi-Yazar GİRİŞ Tarihte olup bitenler kimi hayranlıkla, kimi hüzünle gündeme gelir. Memleketin, milletin, o büyük kaos günlerini nasıl yaşadığına akıl erdiremeyiz. Kafkaslardan…

Okumaya devam edin Zamanı Aşan Günler

15 Temmuz Hain Darbe Girişimi Üzerine Bir Açılım…

1960 darbesiyle başlayan darbeler zincirinin ülkemize maddi ve manevi tahribatı çok ağır olmuştur. Milletini güdülecek sürü, ülkesini özel mülkiyeti gibi gören zihniyet süfli emellerine ulaşmak için hep bir bahane bulmuş, bahane bulamayınca elindeki güç ve imkânlar ile iş birlikçilerini kullanarak toplumu manipüle etmiş ve kendine bahaneler üretmeye çalışmıştır. Fahrettin GÜN                                         Daha 1970’li yılların sonunda İzmir Akıncılar                              Derneği’nde bizi “FETO” diye bilinçlendiren şehid                           Bahattin Yıldız Ağabey’e rahmet ve minnetle…      15 Temmuz FETÖ kalkışması, Türk siyasi tarihinde gelenek haline gelmiş bir hastalığın son tezahürü, son halkası olarak karşımıza çıkan bir darbe teşebbüsüdür. 15 Temmuz kalkışması önceki darbelerle pek çok açıdan benzerlik taşımaktadır. Bunları…

Okumaya devam edin 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi Üzerine Bir Açılım…

O Geceden Altı Yıl Sonra

15 Temmuz'da darbecilerin istismar ettikleri ve kendilerini dayandırmaya çalıştıkları bir başka zemin de toplumumuz nezdinde dine verilen değerdir. Toplum nazarında kendilerini meşrulaştırma aracı olarak dini, dinin kimi değerlerini ve kavramlarını ilk günden itibaren istismar eden bir topluluk tarafından bu darbe girişimi organize edildi. Sinan ÖZYURT 15 Temmuz'un üzerinden tam altı yıl geçti. O gece, bu ülkenin tarihinde önemli dönüm noktalarından biri olarak yerini aldı. Yüz yıllık Cumhuriyet tarihini aynı zamanda bir darbeler tarihi olarak da okumak mümkündür. Demokrasiye geçişle birlikte sistemin perde arkasındaki bir aktör olarak silahlı kuvvetler neredeyse her on yılda bir gidişata balans ayarı yapmaya çalıştı. Halka güvenmek, olacak iş değildi. Halkı kendi…

Okumaya devam edin O Geceden Altı Yıl Sonra

Başarısız Son Darbe, Darbeler Rejiminin Sonunu Getirdi

Son yapılan darbe yine bu rejimin ayakta kalabilmesi için gerçekleştirildi. Ancak bu sefer görev; sözde İslam'ı kendisine referans olarak aldığını söyleyen, ancak İslam ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir “cemaat”e verildi. Ve yüce Rabbimize sonsuz şükürler olsun ki bu güruh emeline ulaşamadı. Mucahid YILDIZ Bin dört yüz yıllık tarihi birikimimizi ortadan kaldırmak maksadıyla kurulmuş rejim, bir türlü sağlam bir zemine oturamamış ve darbelerle ayakta kalmayı başarabilmişti. Sonuncu darbe ise baskıcı zalimler için tam bir hüsranla nihayete erdi. Bu satırların sahibi, acizane daha önce de darbe mevzu bahis olduğunda, dünyanın hiçbir yerinde bunların müspet sonuç vermediğini, darbeye maruz ülkelerde bu sayede hiçbir zaman ilerlemenin mümkün olmadığını…

Okumaya devam edin Başarısız Son Darbe, Darbeler Rejiminin Sonunu Getirdi

Temmuz Ebabilleri

16 Temmuz sabahı iki yüz kırk sekiz şehit, binlerce gazi ile 15 Temmuz’un karanlık yüzü yenilmişti. Kelimeler, evet kelimler, bu zaferin silahı; yürekler mermisi olmuştu. İstanbul’da, Ankara’da Malatya’da halkın öz yurdunda paryalık olmaz sözü, nakış nakış işlendi şehitlerin kanıyla…  İdris ŞEKERCİ Eğitimci-Yazar Bir taziye akşamıydı. Üzerinden bir hafta ancak geçmişti, ömrünü milletin çocuklarına ve gençlerine adamış, üzerimde emeği olan akrabam kadar değer verdiğim bir yakınımın cenaze evindeydik. Vakit akşam, saat 22:00 sularıydı. Bir mesajla irkildim. Boğaziçi Köprüsü tanklarla kapatıldı diyordu mesaj. İlkin ne olduğunu anlamaya çalıştık hep birlikte. Kimimiz terör saldırısı ihbarı vardır diyor, kimimiz acaba bu bir tatbikat mı diyordu. Lakin içimi kemiren bir…

Okumaya devam edin Temmuz Ebabilleri

Bir Halkın Özgürlük Yazısı: 15 Temmuz

Arkadaşlar ne yapmalıyız sorusu somut bir cevap buluyor. Meydanlara çıkmalıyız. Hemen toplu mesaj listelerine kurumsal hesaplardan mesaj atılıyor. Odağında peygamber olmayan bir çıkış özgürlükten bahsedebilir mi? Merkezinde Amerika olan bir kalkış özgürlükten bahsedebilir mi? Adem CEYLAN “Denilmiştir ki irade, menfaat inancı veya zannıdır. Bunu söyleyen, pek çok Mu’tezile kelâmcısıdır. Onlar şöyle demiştir: Kudretin fiilin iki tarafına nispeti eşittir. İki taraftan biri hakkında menfaat inancı veya zannı meydana geldiğinde kudret sahibi kimse nezdinde o taraf diğerine baskın gelir ve onun kudreti o şeye tesir eder. Denilmiştir ki irade sözü edilen inanç veya zan değildir, aksine bu, saik/dâiye denilen şeydir. İrade ise o inancı veya zannı izleyen…

Okumaya devam edin Bir Halkın Özgürlük Yazısı: 15 Temmuz

Kuşları Kıskandıran Özgürlük

“Vatansız” olmayı özgür olmanın bedeli diye düşünürdü hep. Şimdi geceden onuru ve hürriyetiyle çıkan bu cesur millete bakınca, aslında vatan ve hürriyetin birbirine ne kadar yakıştığını fark etti. Rahime YÜKSEL İMH Anadolu Teşkilatlanma Başkan Yardımcısı           “Yaz akşamları, şu tatlı boğaz havası gibisi yok!” diye düşündü, iyice alçalıp kanatlarını hafifçe suya değdirirken. Islaklığın da, hafif esen rüzgârın da, iyot kokusunun da tadını çıkarıyordu. Süzülüp kıyıda bir köşe buldu kendine, küçücük bir kuş köşesi. Şöyle bir silkindi. Kanatları kabardı, biraz gurur biraz da zevkle pırıl pırıl tüylerine baktı. Bir yandan boğaz trafiğini seyrediyor, bir yandan da, bu memleketi, bu şehri neden bu kadar sevdiğini düşünüyordu. Bu…

Okumaya devam edin Kuşları Kıskandıran Özgürlük

FETÖ’nün Güç-İktidar Arzusu ve Postmodern Dindarlık Anlayışı

Bu darbe süreci göstermiştir ki, ülkemizde ve küresel düzlemde ortaya konulan FETÖ vari postmodern dindarlık anlayışı sadece Müslümanları değil, aynı zamanda örgütlendikleri diğer ülkelerde diğer din mensuplarının da duygularını suiistimal etmiş ve onları kullanmıştır. Muhammed Garip CESUR İnsanlığın tarihi, dönüştürdüğü yapı ve malzemeyle yakın ilişkilidir. Materyalist/positivist tarih anlayışı insanlığın ilk dönemlerini taş, tunç, bakır ve demir gibi çeşitli maddelere göre sınıflandırmıştır. Temel belirleyici olgu, kullanılan yapı malzemesinin/ araç ve gereçlerin niteliğinin insan hayatında önemli rolü ve işlevi olsa gerek. Bilginin öneminin kavranması ve bilgi ile gücün ortak hareket etmesi, tarih boyunca hakimiyet/iktidar meselesi dediğimiz temel durumu doğurmuştur. Süreç itibariyle bilgiyi/gücü/teknolojiyi elinde bulunduran iktidarı da elinde…

Okumaya devam edin FETÖ’nün Güç-İktidar Arzusu ve Postmodern Dindarlık Anlayışı

Dadaşlar Diyarında 15 Temmuz Gecesi

Ümmetin köşe taşı olan büyük medeniyet bakiyesini unutmadan ve kendimize fiili duaları yoldaş ederek dünya yolculuğumuzdaki hikâyemizi iyi tamamlamak nasip olur inşallah! Memet GÖZÜTOK Eğitimci-Yazar Evliya Çelebi’ye atfedilen “On bir ay yirmi dokuz gün Erzurum’da kaldım, halk hâlâ yaz gelecek diyordu.” sözü, Erzurum’da yaşanan hava durumuna ironik bir bakış açısı olarak durmaktadır. Bu sözü bir Erzurumlu olarak ilk duyduğumda çok şaşırmıştım. Okudukça ve gezdikçe şaşkınlığım giderek azaldı. Çünkü bizde yaz gibi görülen aylar, güzel ülkemizin bence şükrünü eda etmesi gereken cennet gibi köşelerinde bahara denk geliyordu.  Erzurum’da yaz ayları, ılıman iklime sahip illere göre bahar ayı gibidir. Ilıman iklime sahip illerde mart ayı ile başlayan…

Okumaya devam edin Dadaşlar Diyarında 15 Temmuz Gecesi