“Klasik” Osmanlı Mûsıkîsi ve Halk Mûsıkîsi

Osmanlı mûsıkîsini Türk mûsıkîsi’nden bağımsız ve sanki başka bir mûsıkî gibi görmenin yanlışlığı bir tarafa, aslında 17. yüzyıla gelinceye kadar kullandığı formlar, çalgı türleri, makam anlayışı, estetiği ve üslubu herkesçe bilinen, belirli bir nazari çerçeveye sahip bir Osmanlı Mûsıkîsinden söz etmek oldukça zordur.   Bayram Bilge TOKEL Aslında genel ve tarihî Türk mûsıkîsinin Osmanlı döneminde aldığı şeklin adı olarak kullanılmasının daha doğru olduğunu düşündüğüm “Osmanlı Mûsıkîsi” tabirinin, yeterince kuşatıcı ve yerinde bir adlandırma olduğu söylenemez. Tıpkı “Osmanlıca” kavramında olduğu gibi. Aslında Osmanlıca’nın da bir terim olarak, Türkçe’nin belli bir coğrafyadaki belli bir dönemini ifade etmek için kullanılması gerekir. Çünkü Osmanlı, devleti/imparatorluğu kuran hanedanın [Osman Gazi’nin]…

Okumaya devam edin “Klasik” Osmanlı Mûsıkîsi ve Halk Mûsıkîsi

Bîmâristanlarda Musiki Şifâsı

Şuûrî Hasan Efendi’nin Ta’dîlü’l-Emzice adlı eserinde ise bazı makamların günün belirli zamanlarında olumlu yönde etkili olduğu anlatılır. Buselik makamı kuşluk vaktinde, hicaz makamı ikindi, uşşak makamı öğle vaktinde etkilidir. Neva makamı akşam vakti etkiliyken, hüseyni makamı sabahleyin etkilidir. Ayşe ŞİMŞEK "Külliyenin içinde Medresetü'l Etıbba ve odalarında talebeler vardır ki, her biri daima Eflatun, Sokrat, Filbos, Aristotales, Galen, Pisagor gibi alimlerden söz eden olgun tabiplerdir, her biri bir fenne yönelip, hekimlik ilminde kıymetli kitaplara değer vererek, âdemoğullarının derdine deva bulmaya çalışırlar."   Evliya ÇELEBİ           Şifâ veren hiç şüphesiz yüce yaradan’dır. “Ya şâfî” ism-i celiliyle şifâ verenin kendisi olduğunu, her türlü hastalığın şifâsını verenin sadece O’nun olacağını…

Okumaya devam edin Bîmâristanlarda Musiki Şifâsı

Farâbî’nin Müzik Anlayışı

Fârâbî, müzik nazariyatçılığının yanında iyi bir "ud" icracısı ve çok güzel bir okuyucuydu da. Padişahın oğlu olan Seyfu'd-Devle Hemedânî, bilime ve sanata düşkün biriydi. Fârâbî'yi Halep'e davet etti. Fârâbî, çok meşhur olarak etrafına birçok öğrenci topladı. Büyük bir öğrenci kitlesi bu büyük filozofun dersinden faydalanmak için derslerinde hazır bulunuyordu. Seyfu'd-Devle, Fârâbî'nin ilmine, sanatına ve derslerine çok saygı gösteriyordu. Fârâbî, Seyfu'd-Devle'nin muhasibiydi. Bundan dolayı Seyfu'd-Devle ile beraber Dimaşk'a gitmiştir. Daha sonra gittiği Şam’da 950 yılında vefat emiştir. (Hicrî 339). Kubilay KOLUKIRIK Prof. Dr., Ahi Evran Üni. Neşet Ertaş Güzel Sanatlar Fak. Müzik Bölümü Öğretim Üyesi Giriş             Fârâbî Türk müzik tarihinde müzik nazariyesi hakkında sistematik olarak…

Okumaya devam edin Farâbî’nin Müzik Anlayışı

İmam Gazâlî ve Müzik

Haddizatında müzik, diğer Emevî ve Abbasî dönemlerinde olduğu gibi Selçuklu ve Osmanlı tarihinde de sosyal hayatın içinde ve dışında gerek askerî gerekse tibbî tedavi alanlarında da yaygın olarak kullanılarak etkin bir role sahip olmuştur. İşin bu yönü ihmal edilmeyecek kadar önemlidir. Mülayim Sadık Kul Orucuyla, teravih, iftar, sahur ve fıtır sadakasıyla hayatımıza bereket katan Ramazan ayına vedaya hazırlandığımız bugünlerde Gazze katliamı maalesef dünyanın gözleri önünde tüm insani değerleri ayaklar altına alarak devam ediyor. İnsan, zihin ve gönül dünyasını hallaç pamuğu gibi savuran bu atmosferde, hayatın olmazsa olmazlarına karşı sorumluluklarını bir şekilde yerine getirmeye çalışıyor. Bu keşmekeş içinde gönlüne bir ferahlık,  düşüncesine bir istikamet bulmaya çalışan…

Okumaya devam edin İmam Gazâlî ve Müzik

Gevrekzade ve Müzikle Tedavi

Risâlede işlenen müzikle tedâvi konusu, ilk İslâm filozoflarında itibaren ileri sürülen müzik-tıp-astronomi üçgeninde ele alınmakta ve Gevrekzâde bu konuda da geleneksel düşünce tarzını eserine yansıtmaktadır. Bu bağlamda Gevrekzâde’nin eseri, günümüzde oldukça aktüel olan ve artık kliniklerde ilmî metotlarla araştırılan müzikle tedâvi konusunda göz ardı edilmemesi gereken önemli bir kaynak özelliği taşımaktadır. Ahmet Hakkı TÜRABİ Prof. Dr., Amasya Üni. Rektörü Günümüzde aktüel bir konu olan müzikle tedâvi, ruhsal ve bedensel rahatsızlıkları iyileştirmek için insanoğlu tarafından kullanılan tedâvi yöntemlerinden birisi, belki de en eskisidir. Zira ilk insanların nazarında müzik, ilâhî bir lûtuftur; Mısır, Çin, Grek, Hint ve Türk halkları, müziğin cennetten geldiğine inanıyorlardı.[1] İnsanoğlunun, sesin varlığını ve canlılar…

Okumaya devam edin Gevrekzade ve Müzikle Tedavi

Betül Rana Uludoğan ile Müzik ve Ruh Üzerine

"Müzik, kişinin olumsuz ruh halinden arınmasını sağlayacak şekilde kullanıldığı zaman bir kalkan görevi görüyor aslında. Depresyondaki asıl durum, bir kayıptır. Müzik, kişide kaybolan obje ne ise onun yerini dolduran bir araç olarak da görülebilir. Farabi’nin öğretilerine baktığımızda, insan psikolojisine üç tür müziğin etki ettiğini görüyoruz; sevimli, hiddetli, hayali şeklinde. Müzik, kişinin emosyonel çeşitliliğini gösterir. İnsan vücudunun içinde de bir müzik sistemi var, o yüzden müzik ruhun duygusal dilidir." Betül Rana Uludoğan ile müzik hakkında merak edilenleri konuştuk. İstifadenize. İNSİCAM Kıymetli hocam, kendinizden kısaca bahsedebilir misiniz? Elbette. Erzincan’da doğdum, büyüdüm, üniversiteye kadar eğitim öğretim hayatıma orada devam ettim. 2012 yılında Üsküdar Üniversitesi’ni kazanıp İstanbul’a yerleştim. O…

Okumaya devam edin Betül Rana Uludoğan ile Müzik ve Ruh Üzerine

Kurtuluş Çağrımız Dahi Müzikledir

Bir toplumu tanıma açısından mevcut ölçütlerin içinde müzik önemli bir yer tutar. Anadolu’yu türküler kadar içten, samimi ve derinliği kim anlatabilir? Taşradan merkeze akan kültürün hâkim olduğu televizyonsuz ve internetsiz dönemlerde üretkenlik, bahçelerde, bağlarda, tarlalarda, harmanlarda ve bu süreç içinde ortaya çıkan sevdalar üzerinden ortaya çıkardı. Ahmet MERCAN Müzik, insanlık tarihi ile kayıtlı bir sanat alanı. Müziği kulağımıza ilişen veya dinlediklerimiz üzerinden sınırlama yoluna gitmeden anlamaya çalışmak çok daha isabetli olur. Bir derenin şarkısının meramını şelalenin, su korusunun o yumuşak etkisini dinlerken hiç sıkılmayız. Tabiatın bu anlamda rüzgâr, su ve çeşitli böcekler ve kuşlarla bölge ve mevsimlere has müziği hemen her insanda olumlu açılımlar sağlar.…

Okumaya devam edin Kurtuluş Çağrımız Dahi Müzikledir

Emperyalizme Karşı Türkistan’ın Müzikal Direnişi: Dedehan Hasan

Yurdunu işgal eden Sovyetlerin, İkinci Dünya Savaşı’na girdiği yılların hemen başında 1941’de Orta Asya topraklarının en kadim şehirlerinden Fergana’nın bir köyünde doğdu Dedehan Hasan. Babası daha o iki yaşında iken Sovyet ordusunda Almanlara karşı, kendi ülkesini de işgal eden Rusları savunurken şehit düşer. Gerisini tahmin etmek güç değil. Yetim bir çocuk olarak fakirlik içerisinde geçirilen zorlu yıllarla boğulmuş bir hayat. Selçuk KÜPÇÜK Müzik ve siyaset ilişkisine dair literatür üretiminin Türkiye’de sorunlu olduğunu düşünüyorum. Bununla ilgili şeyler yazdım. Özellikle bu tema bağlamında metin ortaya koyanlar “müzik-siyaset-direniş-emperyalizm” gibi bağlantılı konularda dünya sosyalizmi üzerinden aktarılmış verilerden hareket ederek Güney Amerika “Yeni Türkü Hareketi”, Kuzey Amerika’da Pete Seeger ve…

Okumaya devam edin Emperyalizme Karşı Türkistan’ın Müzikal Direnişi: Dedehan Hasan

Terennüm

Şöyle ılık bir bahar ikindisi, kahvenizi yudumlarken izlediğiniz manzara; pencere hafif aralık, uçuşan ince tülün ardından masmavi bir deniz gözlerinizi şenlendirirken içinize çektiğiniz taze havaya eşlik eden işte bu şarkılar. Düşündürdükleri; sözlerinden mülhem “ne hayatlar yaşanmış da kalemle kelama dökülmüş” ile birlikte çoğu kez kendi yaşantımızda eksik kalan yahut tam tersi mutlu eden pek çok enstantane. Zehra TUNÇ                Güzel bir göz beni attı, bu derin sevdaya …                Âh! derken başladı işte o şarkı. O tınıya sürüklenip gitmeyi kendimiz seçtik. Bazen akıp gitmek istemez miyiz? İşte öyle. Gözlerimizi kapatıp, ruhumuzu açtığımızda duyduğumuz birtakım seslerin kulaklarımız ile bağı ne kadar sahi? Bilemem. Herkesin cevabı kendine.…

Okumaya devam edin Terennüm

Şu Anda İstanbul’un Sokaklarında Hangi Müzikler Çalıyor?

Türkiye’nin yoğun göç aldığı süreçte yoksulluğun zirve yapmasıyla acının, isyanın, bir yol arkadaşı gibi hayatlarımıza girdiği dönem de bu sefer arabesk şehrin sokaklarına damgasını vuracaktı. Öyle ki bugün dahi arabesk, kültürel DNA’mızda şehirlerde önemli bir yer tutar. Arabesk, hâlâ sosyal hayatın ve şehrin önemli bir parçası. Taşıdığı potansiyel ile birlikte arabesk bir tür olarak şehirlerin salonlarını, müzik festivallerini, konser ve etkinliklerini tıklım tıklım dolduracak büyük bir güce sahip. Gözde ÇİMEN Günümüz teknolojisi şu anda yazıyı dondurup başka bir sekmeye geçtikten sonra bir tık ötede aradığımız bilgiyi önümüze sunabilir. Ama ben siz farklı sekmeye geçiş yapmadan cevap vereyim, şu an şehrin sokaklarında farklı coğrafyalara ait etnik…

Okumaya devam edin Şu Anda İstanbul’un Sokaklarında Hangi Müzikler Çalıyor?