Sanal Mutluluklar Peşinde Koşmak

Dijital mahremiyet kavramını gündemimize almak ve böylece yarınlarımıza daha güvenle yürüyebilmek zorundayız. Dolayısıyla bilgi, belge, ses ya da görsellerimizi, sosyal medya hesaplarımızda paylaşırken mahremiyet süzgecinden geçirmek, güvenliğimizi kendi rızamızla zedelememek gibi bir sorumluluğumuz var. Zaten bilinçli bir sosyal medya kullanıcısı; neyi, ne zaman ve nasıl paylaşacağına karar verebilen, gerçek hayatındaki hassasiyetlerini sosyal medya profiline yansıtabilendir. Sevdegül ÇEKİÇ Diyanet İşleri Başk. Uzman Vaiz Mahremiyet, gizliliktir esasında. Değerli olanın korunmasıdır. Dokunulmazlıktır.  Her bir fert için en özel ve dokunulmaz olanı ifade eden bir kavramdır. Sınırların ihlal edilmemesidir. Bir kimsenin, diğerinin özel hayatına saygı duymasıdır.   Yaratılanların en kıymetlisi olarak dünyada yerini alan insan için mahremiyet, en temel…

Okumaya devam edin Sanal Mutluluklar Peşinde Koşmak

Bize Kâfir Demiş Müfti Efendi

Yazarlara, şairlere artık ne köşe yazılarında ne de magazin haberlerinde rastlıyoruz. Neden? Yeterince ilginç değiller mi? Popüler olana mı karşılar yoksa popüler olmaya mı? Oralı mı değiller yoksa buralı mı? Okumak kopmaktır, diyor şair. Aydınlarımız neredeler? Bu soruların cevabını muhataplarına bırakıp sorunumuza dönelim. Elif ÇEVİK Sosyal Politika Uzm. Magazin, yediden yetmişe herkesin gündemine girmeyi bir şekilde başarıyor. Nihayetinde kültür endüstrisi dediğimiz olgu, gündelik yaşamın sıkıcılığından, sorunlarından biraz olsun kaçış imkânı veriyor. Dolayısıyla insanların sabah daha az kaygılı ve çalışma azmiyle dolu olarak uyanmalarına yarayan, endüstri toplumu için anlamlı bir araç. İnsanları, kaçındıkları dünyaya yeniden eklemlemenin yumuşak yolu. Sistem böyle işliyor, varsın işlesin. Biz, bize sunulana…

Okumaya devam edin Bize Kâfir Demiş Müfti Efendi

Sosyal Medyanın Çocukları

Birmingham Üniversitesi tarafından yapılan araştırmaya göre, ebeveynler, çocuklarının sosyal medya kullanımından endişe duyuyor. 11-17 yaş arası çocuğu olan 1700 kişiyle görüşen araştırmacılar, ebeveynlerin %55’inin sosyal medyanın çocuklarının ahlaki gelişimi üzerinde olumsuz etkisi olduğunu düşündüğünü ortaya çıkarmış. Rabia ŞEKERCİ GÜLER 2000’li yıllarda hayatın değişmez ve vazgeçilmez bir unsuru haline gelen sosyal medya ve türevleri, yeni jenerasyonunun ortaya çıkmasında belirleyici bir iletişim ortamı sunarak bireyler arasındaki etkileşim oranını da bir hayli artırıyor. Gelenekten moderniteye kadar değişen medya, farkını görme ve işitme duyularının yanında dokunma duyularını da iletişim sürecine dahil ederek ortaya koyuyor. Bununla paralel olarak izleyici kitlesi de değişmiş oldu. Artık her bireyin kendi medyası var. Bu…

Okumaya devam edin Sosyal Medyanın Çocukları

Sosyal Medya Neyimiz Olur?

Sosyal medyanın geleneksel medyadan en büyük farkı, karşılıklı iletişime imkân tanımasıdır. Sosyal medyada kullanıcılar da içerik üreticisidir.  Bu durum birçok avantaj getirse de olumsuzlukları da barındırıyor. Bunlardan en önemlileri de bilgi kirliliği ve dezenformasyon olarak karşımıza çıkıyor. Ersin ÇELİK Gazeteci-Yazar Merhaba. İçinizi karartmak istemezdim. Lakin zaten çoktan karartıldığını söyleyip gideceğim. Ama öncesinde çocukluğuma ineceğiz. Yıl 1993. Ben on iki yaşındaydım. İlkokulu yeni bitirmiştim. İlk bilgisayarı annemin, rahmetli babamdan kalma emekli maaşını çekmeye gittiği bankada görmüştüm. Saatlerce beklediğimiz kuyruğun başı vezneye yaklaşınca, memurların gözlerini ayırmadıkları ekranlar da görüş mesafeme girerdi. Zaten annemle maaş kuyruğuna girmenin, saatlerce beklemenin, kargaşanın, tartışmanın, itilmenin, iki güzel yanı vardı. Birincisi, kasası…

Okumaya devam edin Sosyal Medya Neyimiz Olur?

Fıkıh Penceresinden Sanal Âlemdeki Gerçekliğimiz

Çoğunlukla en mutlu anını ya da en melankolik halini paylaşarak her geçen gün takipçi sayısını artırmaya çalışan bir sosyal medya kullanıcısının zihnimizde ve duygu dünyamızda bıraktığı izler bizi nereye götürür? Sevdegül ÇEKİÇ Afyonkarahisar İl Müftü Yardımcısı Bir tanıdık ya da arkadaşla görüşmek için kilometrelerce yol gidilen, yüklü telefon faturalarının ödendiği günlerden teknolojinin hızlı gelişimiyle ortaya çıkan anlık iletişim araçları vasıtasıyla haberleştiğimiz vakitlere şahitlik etmekteyiz. İletişim teknolojisinin bu denli hızlı ilerlemesinin, zaman israfının önüne geçilmesi ve ekonomik tasarrufun yanı sıra insanın duygusal hayatına da katkı sağladığı görülmektedir. Zira salgın döneminde sosyal hayattan koparak sevdiklerinden uzak kalan insan, henüz 21. yüzyılın başlarında tanıştığı sosyal ağlarla sanal sosyalleşmenin…

Okumaya devam edin Fıkıh Penceresinden Sanal Âlemdeki Gerçekliğimiz

Var Olmanın Yeni Şekli Yokluk Mudur?

Anlamın mutlak talep oluşu, yalnızca sabite ile mümkündür. Sabite olmadan anlam inşa edilemez ya da keşfedilemez. Sabite değeri var kılar, değer ise ahlâkı zorunlu kılar. Mustafa ESER Var ne demektir? Peki ya varlık nedir?İnsanın aradığı ve dolayısıyla peşine düştüğü her ne varsa bütün hepsinin ortak paydaşı, anlamdır. İnsanın hem yatay hem de dikey seyrinin gayesi anlamdır. Anlam yoksa eğer “var” yoktur. Geleneğimizde tartışılan meselelerden biri, var (mevcud)’ın, şeylere yüklem olup olamayacağı meselesidir. Varlık denince anlatılmak istenen, zannediyorum ki var olduğu iddia edilen şeyin, iddia eden bilincin dışında bulunmasıdır. Hem somut hem de soyut anlamda. Somut, zahiren ve nesnel olarak orada duran, soyut ise aktarılabilmiş ve…

Okumaya devam edin Var Olmanın Yeni Şekli Yokluk Mudur?

Sosyal Medyada Kişinin Kendisi Olarak Var Olması Mümkün Mü?

O halde ne yapmalı? Gömmeli miyiz kendimizi değişmeden şehrin en işlek meydanına, en saf halimizle? Derviş Çelebi Sevgili dostlar, aslında bu ay Üstad Sezai Karakoç üzerine yazmak isterdim ancak bunun beni korkuttuğunu itiraf etmeliyim. Çünkü çalakalem bir övgü dizesi onu incitirdi, ayrıca o özensizlikten ve övgüden de hiç hazzetmezdi. Oysa çağımızın insanı ya tumturaklı, anlaşılmaz akademik metinler üretiyor ya da bu yüzyılın kahvehanesi diyebileceğimiz sosyal medya platformlarında kopyala yapıştır aforizmalar üzerinden hamaset pazarlıyor. Kendimi bu rüzgâra karşı korumaya elbette gayret ediyorum ama muhtemeldir ki kelimelerimin arasına istemeden de olsa sızıyordur endişesiyle, süte su karışsın istemedim. Onun hakkında yeterince düzgün bir metin üretecek donamıma ve ruh…

Okumaya devam edin Sosyal Medyada Kişinin Kendisi Olarak Var Olması Mümkün Mü?

Taş Tabletlerden Dijital Tabletlere İnsan Olmanın Hikayesi

Kuşkusuz bugün cehaletin yayılmasındaki en önemli faktör, internet ve sosyal medyadır. Özellikle sosyal medya, kıymeti kendinden menkul uzmanlar yaratmakta ve bunlar zaman zaman kasıtlı olarak zaman zaman da umarsızca cehaletin (yanlış ve kirletilmiş bilginin, sansürlenerek kadük bırakılmış gerçeğin) kitleselleşmesine hizmet etmektedir. Mehmet ÖDEMİŞ Dr., Tarihçi-Yazar Enformasyon işlemek, canlılığın varoluşsal özelliklerinden ilkidir. Bilgi, tek hücreli canlılardan virüslere, basit omurgalılardan kognitif yetenekleriyle temayüz eden insana kadar tüm mahlukatta kritik bir önem taşımaktadır. Bilgi-insan ilişkisi özelinde düşündüğümüzde ise insanı ademden (yokluktan) âdemliğe çıkaran çok özel bir olgudan söz ediyoruzdur. Zira, Kur’ân-ı azimüşşan da “eşyanın isimleri”ni öğrenen varlık olması hasebiyle insanın ontolojik önemine dikkat çeker. “Animal rational” ya da…

Okumaya devam edin Taş Tabletlerden Dijital Tabletlere İnsan Olmanın Hikayesi

Aynanın Karşısında Ağın İçinde

Bireyi pratik yaşam alanından sanal yaşama doğru sürükleyen sosyal medya, bireyin kişisel alışkanlıklarından siyasal taleplerine hatta inançlarına kadar hemen her alanı kapsayan ve kuşatan ikinci bir kimlik alanı oluşturuyor.  Adem CEYLAN Birkaç yıl önce derste öğrencilerle muhabbet ederken, evimde televizyon olmadığını ve Instagram hesabımın olmadığını söylediğimde “hocam sizde amma asosyalsiniz”, deyiverdi bir delikanlı. Sınıfındaki arkadaşları haricinde neredeyse okuldaki başka hiçbir öğrencinin adını bilmeyen, sınıfından da sadece birkaç kişi ile iletişim kurabilen bir öğrenci için asıl asosyallik sosyal medyada aktif olamamaktı. Salgın döneminde “hayat eve sığar” mottosunun gölgesinde yaşanan steril hayatlar, uzaktan erişim yoluyla devam eden eğitim ortamı, öğrenciyi de aileyi de uzaktan erişimin sıcak kollarına…

Okumaya devam edin Aynanın Karşısında Ağın İçinde

Topçulardan Popçulara Popçulardan Youtuber’lara! Peki, Ya Sonra?

Gençler, belki de bu ahlaksız ve seviyesiz videolarla aile duvarlarını aşmanın, eğitimin sıkıcılığından kaçmanın, toplumun ahlak baskısını yırtmanın keyfini yaşıyorlar. Kendilerini o fenomenlerin yerine koymak istedikleri çok aşikâr. Seyfullah ŞENEL Yazar, Medeniyet TV Genel Yayın Yönetmeni Biz gençken meşhur olmak çok daha “basit ve kâle alınmayan” bir olguydu. Artık meşhur olmak yerini fenomenliğe bıraktı ve bu bir ‘statü’ olmaya başladı. Fenomenlik, gençler arasında çok daha kıymetli fakat bir o kadar da basit bir yerde duruyor. Fenomenliğin en önemli basamağında ise “Youtuberlık” var. Kimi Youteberlar kendi hayatlarını anlattıklarını söyledikleri ama aslında hiçbir şeyin anlatılmadığı filmle “meşhur” Cem Yılmaz’ı çok geride bırakabiliyor. Kimileri yedikleri acı biber videoları…

Okumaya devam edin Topçulardan Popçulara Popçulardan Youtuber’lara! Peki, Ya Sonra?