Safiyye bint Abdulmuttalib ibn Haşim
İslam’ın yayılması konusunda Hz. Peygamber’ e destek olan Safiyye, Medine’ye oğlu Zübeyr ile birlikte hicret etti. Safiyye çeşitli savaşlara katıldı, gazaya çıkan ilk Müslüman hanım diye anıldı, savaşlarda yaralıların tedavisinde ve geri hizmetlerde önemli görevler üstlendi.
Rıza SAVAŞ
Prof. Dr., Dokuz Eylül Üni. İlahiyat Fak. Emekli Öğretim Üyesi

Hz. Peygamber’in altı halasından biri olan Safiyye’nin miladi 567 yılı civarında, Mekke’de doğduğu kabul edilebilir. Annesi, Hz. Amine’nin amcasının kızı Hale bint Vüheyb’dir.
Ebu Süfyan’ın kardeşi Haris b. Harb ile evlenmiş, onun ölümü üzerine Hz. Hatice’nin kardeşi Avvam b. Huveylid ile nikahlanmıştır. İlk evliliğinden bir çocuğu olan Safiyye’nin, ikinci evliliğinden Zübeyr ile Saib ve Abdülka’be adlı oğulları oldu. Kocası Avvam ölünce çocuklarının terbiyesiyle bizzat ilgilendi. Onların cesur birer insan olarak yetişmesi için sıkı bir disiplin uyguladığı gerekçesiyle zaman zaman yakınları tarafından tenkit edildi.
“Yakın akrabalarını uyar”[1] mealindeki ayet nazil olunca Hz. Peygamber, yakın akrabasını toplayarak onları İslam’a davet etti. Bu cümle sebebiyle halası Safiyye’ye özel olarak şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Ey Safiyye! Seni de Allah’ın azabından koruyamam” diyerek onu Müslüman olmaya çağırdı.[2] Hz. Peygamber risaletini haber vermek için yaptığı toplantı sırasında Ebu Leheb’in Rasulullah’a karşı çıkması üzerine Safiyye’nin ona karşı yeğeni Muhammed’i savunması onun ilk Müslümanlardan olduğunu göstermektedir. Çünkü el-Belâzürî, yukarıdaki ayetin tefsirini özetle şöyle yapmaktadır: Bu ayet (eş-Şuarâ (26), 214), geldiği zaman Hz. Peygamber bir ay kadar dışarı çıkmayınca, halaları hasta zannedip onu ziyarete geldi. Hz. Peygamber onlara, gelen bu ayet sebebiyle dışarı çıkmadığını ve Abdülmuttalib oğullarını davet ederek durumu onlara açacağını söyledi. Bunu duyan Hz. Peygamber’in halaları, ona, Ebû Leheb’i bu toplantıya çağırmamasını söylediler. Fakat Ebû Leheb de bu davete katıldı ve bir konuşma yaptı. Bu toplantıda düşüncesini akrabalarına açıklayamayan Hz. Peygamber, daha sonra gerçekleştirdiği ikinci davette akrabalarını İslâm’a davet etti. Bu açıklamaları dinleyen davetliler yumuşak ve olumlu konuşurken Ebû Leheb, sert konuşur ve yeğenine karşı çıkar. Safiyye bint Abdülmuttalib kardeşinin konuşmasından sonra Hz. Peygamber’i destekler mahiyette bir konuşma yapar ve onun peygamber olduğunu söyler. Buna kızan Ebû Leheb: “Vallahi bu doğru değildir ve kuruntulardan ibarettir. Kadınların sözü ise gerdek odasında geçerlidir” der.[3]
Mekke döneminde Hz. Peygamber’in, mensup olduğu aile ve Müslümanlar sosyal boykotla toplumdan dışlandıkları zaman Kureyş müşrikleri, bunu bir yazılı belge ile Kâbe’ye asmışlardı. Hz. Peygamber’in halası Safiyye bint Abdülmuttalib, bu kararı alan Mekkelileri, devrin en etkili silahı şiirle eleştirdi. Safiyye, bu konudaki bir şiirinde Benû Hâşim’i övdu ve Kureyş’in yaptıklarını yerdi.[4] Safiyye’nin oğlu Zübeyr b. Avvam’ın da ilk Müslümanlar arasında olduğunu burada belirtmeliyim.
İslam’ın yayılması konusunda Hz. Peygamber’ e destek olan Safiyye, Medine’ye oğlu Zübeyr ile birlikte hicret etti. Safiyye çeşitli savaşlara katıldı, gazaya çıkan ilk Müslüman hanım diye anıldı, savaşlarda yaralıların tedavisinde ve geri hizmetlerde önemli görevler üstlendi. Uhud Gazvesi sırasında eline bir mızrak alarak savaşın yapıldığı yere giden Safiyye bazı Müslümanların geri çekilmekte olduğunu görünce, “Rasulullah’ı bırakıp nereye gidiyorsunuz?” diye elindeki mızrakla onlara vurmaya başladı. Onun şehitlerin bulunduğu yere geldiğini gören Rasulullah, kardeşi Hamza’nın parçalanmış vücudunu görmemesi için oğlu Zübeyr’e annesini durdurmasını söyler. Ancak Safiyye’nin kardeşine yapılanlardan haberi olduğunu, Allah rızası için buna sabredeceğini bildirmesi üzerine Rasulullah Hamza’nın yanına yaklaşması için ona izin verir.
Uhud veya Hendek Gazvesi devam ederken Medine’de Müslüman kadın ve çocukların sığındıkları eve girmeye çalışan bir Yahudiyi öldürmesi, böylece bir kafiri öldüren ilk Müslüman kadın olması da önemlidir.[5]
Safiyye, Medine’de vefat etti, cenaze namazı Hz. Ömer tarafından kıldırıldıktan sonra Baki Mezarlığı’na defnedildi.
Şiirlerinin mükemmel, mersiyelerinin duygulu olduğu kaydedilen Safiyye’nin Hz. Peygamber’e methiyeleri yanında kardeşi Hamza’nın şehadeti ve Rasulullah’ın vefatı dolayısıyla söylediği mersiyeleri de vardır.
Allah kendisinden razı olsun.
[1] eş-Şuara 26/214.
[2] Buhari, Enbiya , 13; Müslim, “İman”, 350.
[3] el-Belâzürî, Ensâbü’l-eşrâf, I, 118-119; el-Halebî, İnsânü’l-‘uyûn, I, 459.
[4] İbn İshâk, Sîre, s. 138.
[5] İbn Sa’d, et-Tabakat, III, 41.