Olabilecek tüm alçaklığı yaparak fireni bozuk bir araç hızında düşüşünüzle silinecek dünya haritasından varlığınız. Yok hükmündesiniz artık. Süper güçlerinize rağmen bu sondan kaçamama zilleti, Allah’ın bir mucizesi değil de nedir? Perişan halinizi hepimizin zihnine nefretle kazıyan nasıl bir adaletidir rabbimizin?
Öznur GÖRÜR KISAR

******
Ey kelimelerin ardı sıra gidenler!
Yüklenin sırtınıza isimlerinizi.
Çekin vaktimizden saatlerinizi.
Ve defolun!
Füze sizden, taş bizden.
Kılıç sizden, kan bizden.
Ateş sizden, can bizden.
Saatlerinizi de alın vaktimizden.
Ve defolun!
Bizim göğümüzde yağmurlar yağar.
Sizin göğünüzde gaz bulutları.
Alın kanımızdan hissenizi.
Raks ve ziyafetle kutlayın katlimizi.
Haydi defolun!
Ayarlayın akrebini saatin.
Tapınılacak buzağılar vaktine ,
Ya da bir tabanca sesine .
Ve defolun!
Vehimlerinizi de boş bir çukura gömün.
Ve örtün üstünü.
Haydi defolun!
Gezdiğiniz bu topraklar razı etmeyecek sizi.
Oysa sevincimiz buradadır bizim.
Bizdedir çünkü sizde olmayan.
Kan ağlayan bir halk ve yaralı bir vatan.
Unutarak ve hatırlayarak,
Kendini onaran.
Nerede yaşayacaksanız yaşayın.
Ama durmayın artık aramızda!
Nereden çağıracaksanız çağırın ecelinizi.
Kirletmeyin güvercin ellerimizi.
Çekin elinizi ekmeğimizden ve tuzumuzdan.
Yaramızdan, suyumuzdan ve toprağımızdan.
Alın hissenize düşeni de kanımızdan.
Haydi defolun!
Mazimiz buradadır bizim.
Ve geleceğimiz.
Burada duyduk hayatın ilk sesini.
An bizimdir.
Ve bize aittir zaman.
Buradadır bizim,
İstikbalimiz.
Dünyamız.
Ve ahiretimiz.
Çekin elinizi ekmeğimizden ve tuzumuzdan.
Yaramızdan, suyumuzdan ve toprağımızdan.
Alın hissenize düşeni de kanımızdan.
Haydi defolun!
Ey kelimelerin ardı sıra gidenler!
Yüklenin sırtınıza isimlerinizi.
Silin hatıralarımızdan tüm resimlerinizi.
Ve defolun!
*Şair: Mahmut Derviş
Çeviri: Zeliha Eliaçık
Şimdi hepimiz isyankâr bir Mahmut Derviş şiiri, hepimiz bir Ubeyde vakarından kendine pay biçmiş, gizli, buruk bir sevinciz. Gıptayla dualarımızda cesur yiğitler. Hepimiz sıcak ve karşı konulmaz bir öfke ile kıyamı özlüyoruz. Şimdi artık gaflet uykularımızı aralıyor başkaldıran isyan şiirleri, ajanslardan düşen kardeş şehadetleri. Şimdi biz her ne yapıyorsak bil ki ey şeytanlaşmış kafir, en iyisini yapmaya bilendi kalplerimiz. Yemin olsun öyle yapacak ellerimiz. Gidemiyor; elimiz, kolumuz uzayamıyorsa o diyarlara. Elbette bu kahrolası acizlik zaten başımızı eğendir. Buradan kusarız kinimizi, buradan öldürürüz ne varsa kıymet verdiğiniz. Kardeşliğimizi, erdemli insan topluluklarını hiçe sayamayacaksınız. Bırakın Müslüman uyanışını, dünya uyanışına gebe sabahlarımız. Zulmünüz ebedi olmadı, olmayacak da. Bilin ki rezilsiniz; rüsvay oldunuz, dünyaya tüm güçlerinizle.
Müslüman asaletini dünyaya gösterendi hak; Gazze eliyle. Ne şeref ki onlar verdi canlarını bir sabah ayazında, soğuk topraklara. Biricik Zeynep’lerini Muhammet’lerini kefenledi abdestli eller. Dillerindeydi ayetler; kâh fısıltıyla kâh haykırarak. Şimdiden her gece görüyorlar sevdiklerini, cennetin avlusunda koşuştururken, uykuya her vardıklarında.
Günler var zulüm yağıyor başlarına ümmetin. Öfkemiz taze, sabrımız yorgun olsa da biliyoruz ki bugün yarın duyacağız zafer haberlerini kardeşlerimizin. İşte o gün gelene dek. Her gece hepimiz niyazda, hepimiz duadayız. Helak oluşunuza hasret, o kaçınılmaz sona kurulu yüreklerimiz. Her pisliğiniz ile bitişinize koştu adımlarınız. Her kötü işinizle yaklaştınız ateşinize cehenneminizin. Bilin ki artık sadece Müslümanlar değil bekleyen, tüm insanlık bekliyor alçak halinizin sonunu, hezimetinizin vuku buluşunu.
Olabilecek tüm alçaklığı yaparak fireni bozuk bir araç hızında düşüşünüzle silinecek dünya haritasından varlığınız. Yok hükmündesiniz artık. Süper güçlerinize rağmen bu sondan kaçamama zilleti, Allah’ın bir mucizesi değil de nedir? Perişan halinizi hepimizin zihnine nefretle kazıyan nasıl bir adaletidir rabbimizin?
Bizi nasıl bir uykudan uyandırdı zulmünüz? Artık iflah olmaz bir öfke ile dualarımız oldu eylemlerimiz. İnsanlığı kurtuluşuna yaklaştıracak tevekkülü gördü bütün dünya insanı. Senin elinle oldu ey nasipsiz kafir bu uyanış. Bu kahır sana yetecek kıyamet kopana dek. Gönlümüzün köprülerini öyle kavilleştirdi ki tüm zulmün artık her şeyinle yalan ve hırsızlığına şahit bütün gözler. Artık her halin ayan beyan cihan-ı aleme.
Sabırsız ellerimiz duada kardeşlerimiz için. Kıyameti yaşattığınız minik gözlerin yaşı ile boğulasınız. Ahı ile son bulsun ahvaliniz. Gittiğiniz her yer sürgününüz, ettiğiniz katık zehriniz olsun. Hiçbir kalpte merhamet bulamasın yalvarışınız. Kahrolun. Bittiğinizi bekliyor duada kalplerimiz. Yüreğinizin yetmediği cesaretinizle, çocuklarımıza yetti güçleriniz. Alçaklığınızı haykıracak nesillere tarih kitaplarımız.