“Şehit İzzeddin el Kassam Suriyeli’dir. Ve Filistin’deki direnişi başlatmadan önce Suriye’de Fransızlara karşı mücadele etmiş, Fransız işgaline karşı camilerden başlayan isyanın liderliğini yapmıştır. Onu tarif ederken pek çok özelliğini vurgulayabiliriz. Cesaret gibi. Ancak Şehit İzzeddin el Kassam’ın en büyük ilkesi dürüstlüktür.”
Peren Birsaygılı Mut ile yeni kitabı “İzzeddin El Kassam” hakkında konuştuk.
İstifadenize.
İNSİCAM
S: Peren Hanım tebrik ederiz, kitabınızdan müstefid olan bol olsun inşallah. İsterseniz şöyle başlayalım: Sizi böyle bir kitap yazmaya sevk eden neydi? Neden başka biri değil de İzzeddin Kassam?
Çok teşekkür ederim. Eksik olmayın.
Filistin’de 7 Ekim’den bu yana yaşananlar hepimizin bildiği gibi apaçık bir soykırım. Bugün sadece bizler değil dünyanın her yerinden milyonlarca vicdanlı insan tarafından söylenen bir hakikat bu. Ancak altını çizmemiz gereken başka bir önemli gerçek daha var. O da Filistin’deki soykırımın 7 Ekim’de başlamadığı. Aksine 100 seneden bu yana devam ettiği. Bizler Filistin halkının acılarının başladığı ilk dönemlere baktığımız zaman, yüzlerce haysiyet hikâyesine rastlıyoruz. Ve bu haysiyet hikâyelerinin en önemlisi de Şehid İzzeddin el Kassam’ın hikâyesi. Bölgede bugün hâlâ süren acıların sorumlusu olan dönemin en büyük iki sömürgeci gücü Fransızlara ve İngilizlere aynı anda kafa tutan ve son nefesine değin zalimlere boyun eğmeyen Şehit İzzeddin el Kassam’ın hayat hikâyesini ve mücadelesini bilmeden, bugün yaşananları da layıkıyla anlayamayız.
S: Kitabı yazarken karşılaştığınız zorluklar, sıkıntılar oldu mu?
Açıkçası herhangi bir zorlukla karşılaşmadım. Bir sıkıntı yaşamadım. Kitap üzerine çalışmaya başlayalı yaklaşık üç sene olmuştu. Çalışmamı büyük ölçüde ilerlettiğim ve bitirmek üzere olduğum esnada El Aksa İntifadası başladı. Kendime Ramazan ayında kitabı bitireceğime dair bir söz verdim. Yüce Allah’tan yardım diledim. İşimi zorlaştırmaması, kolaylaştırması için dua ettim. Ve 30 gün boyunca, iftardan sahura değin sadece bunun üzerinde çalıştım. Ramazan ayının bereketi ve maneviyatı bambaşka oluyor, hepimizin bildiği gibi. Kadir gecesi kitabı tamamen bitirmeye muvaffak olabildim, elhamdülillah.
S: Bildiğim kadarıyla İzzeddin Kassam veya Filistinli başka bir önde gelen bir şahsiyet hakkında pek telif kitap yok. Bunu nasıl yorumlarsınız? Türkiye’deki yayıncılık sektörü, yayınevleri ve yazarlar bu konuya niye eğilmiyorlar?
Ben bu konudaki en büyük sorunumuzun yabancı dil eksikliği olduğunu düşünüyorum. Kaynakların büyük çoğunluğu Arapça, İngilizce ve diğer bazı dillerde. Bu da sanırım kolay pes etmemize sebep oluyor. Bu nedenle bir araya geldiğim genç kardeşlerime, sürekli yabancı dil öğrenimin önemini vurgulamaya çalışıyorum. Zorlandığımız zaman pes etmememiz, konunun üzerine gitmemiz ve mücadele etmemiz gerekiyor. Bu da bir tür cihad değil midir? Cihad, her zaman silahla yapılmaz, Müslümanların hayrına olacak bir konu üzerine emek vererek, çalışarak, her türlü engeli aşmak için gayret göstererek yapılır. Ancak şu anda zaten çalışan pek çok kıymetli arkadaşlarımız var. Taha Kılınç ve Zahide Tuba Kor gibi. Pek çok genç kardeşimiz de istikrarlı şekilde çalışmayı sürdürüyorlar, yakın gelecekte çok güzel işler yapacaklarına inancım sonsuz. Hamasetten ve kolaycılıktan uzak durarak, çalışmamız, çok çalışmamız gerektiğini hiç aklımızdan çıkarmamamız gerekiyor. Hamas mücahitleri cephede silahla mücadele verirken, bizim onlara kalemlerimizle destek olmamız en büyük vazifemizdir şu anda.
S: Sizce İzzeddin el-Kassam Filistin tarihindeki, Filistin’in Siyonist işgale karşı direnişteki yeri nedir? Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Şehit İzzeddin el Kassam, Filistin’deki İngiliz mandasına ve Siyonistlere karşı silahlı direnişi başlatan ilk komutanlardandır. Ayrıca bunun dışında şöyle de büyük bir önemi vardır. Balfour Deklarasyonu imzalandığı, Filistin’de İngiliz mandası ve Siyonist göçü başladığı esnada, çok puslu bir ortam vardı. Filistin halkı, büyük bir savaştan çıkmış, senelerdir idaresi altında yaşadıkları Osmanlı Devleti’nin yıkıldığını görmüştü. Bir şeylerin yolunda gitmediği çok belliydi ancak yaşanan durum ve kendilerini neler beklediği karşısında kafaları karışıktı. Birinin, onlara olan biteni açıklamasına ihtiyaçları vardı yani. Şehid İzzeddin el Kassam, Filistin’de yaşadığı dönem boyunca, sadece vaizlik ettiği Büyük Cerine ve İstiklal Camii’ne gelen cemaati değil köy köy gezerek binlerce Filistinliyi olan bitenler karşısında uyardı ve Filistinli Müslümanların bilinçlenmesinde fevkalade büyük bir rol oynadı.
S: Kitabınızın alt başlığı, “Suriye’den Filistin’e Bir Direniş Öyküsü”. Öyle anlaşılıyor ki sizin gözünüzde İzzeddin el-Kassam, direnişle eşitlenmiş görünüyor. Bu direniş özelliğini biraz açabilir misiniz?
Kitabın alt başlığını bilhassa böyle koydum. Zira Şehit İzzeddin el Kassam Suriyeli’dir. Ve Filistin’deki direnişi başlatmadan önce Suriye’de Fransızlara karşı mücadele etmiş, Fransız işgaline karşı camilerden başlayan isyanın liderliğini yapmıştır. Onu tarif ederken pek çok özelliğini vurgulayabiliriz. Cesaret gibi. Ancak Şehit İzzeddin el Kassam’ın en büyük ilkesi dürüstlüktür. Şunu sık sık vaazlarında da tekrar edermiş. Hz. Muhammed (s.a.v.) çok cesur ve korkusuz bir insan olduğu için Peygamber olmadı. Hz. Muhammed (s.a.v.) Allah katında değerli kılan El-Emin oluşuydu yani dürüstlüğü ve güvenirliliğiydi. O nedenle ilk Kassam birliklerinin oluşumundaki temel kıstas buydu. Bugün, Hamas için de aynı şey geçerlidir.
Şehit İzzeddin el Kassam’ın Filistin’de başlattığı direnişin en belirgin vasıflarından birisi de yoksul işçi ve köylülerin direnişi olmasıdır. Yani toplumun en alt kesimine liderlik etmiştir. Daima yoksulların sofrasına oturmuş, düşük ücretler karşılığında günde neredeyse 15-16 saat çalışan işçilerle bir arada olmuştur daima. İlk mücahitlerin büyük çoğunluğu eğitim almamış, fakir ve okuma yazma bilmeyen kimselerden oluşuyordu ancak Şehit İzzeddin el Kassam’la tanıştıktan sonra onun vesilesiyle okuma yazma öğrenmeye başlamışlardı.
S: İzzeddin el-Kassam’ın şahsiyeti hakkında bilgi verebilir misiniz?
Şehit İzzeddin el Kassam, en ağır bedeller karşısında dahi inandığı davadan vazgeçmeyen, Müslümanların haysiyetini her şeyin önüne koyan ve İslam dininin tepeden tırnağa bir haysiyet dini olduğunu bizlere tekrar hatırlatan bir kimsedir. Müslümanlara karşı daima şefkatle yaklaşan, Müslümanlara yeri geldiğinde baba, yeri geldiğinde hoca, yeri geldiğindeyse evlat olan, zalimlere karşı ise asla duruşundan ödün vermeyen fevkalade güçlü bir şahsiyettir.
S: Eklemek istediğiniz bir şey varsa buyurunuz.
Şunu ilave etmeyi çok isterim. Bir Osmanlı vatandaşı olarak dünyaya gelen Şehit İzzeddin el Kassam, bize yabancı ya da uzaktaki birisi değildir. Onun hikâyesini okurken, aynı ortak haysiyet hikâyesinin kahramanları olduğumuzu ve hepimizin Şehid İzzeddin el Kassam’ın evlatları olduğumuzu unutmayalım asla lütfen. O, sadece Filistinli Müslümanlar ya da sadece Araplar için değil hepimizin yani dünyadaki bütün Müslümanların haysiyeti ve namusu için feda etmiştir canını çünkü.
S: Zaman ayırıp sorularımıza cevap verdiğiniz için teşekkür ederiz.
Ben teşekkür ediyorum.