Hakîm olanın adıyla.

Yaza merhaba dediğimiz şu günlerde Türkiye gündemi de dünya gündemi de sıcak. Gerçi bu topraklarda gündem ne zaman sıcak olmadı ki! İslam yeryüzünde yayılmaya başladığı günden beri, yayıldığı topraklarda büyük ölçüde kendiliğinden kabul gördü. Bunun temel sebebi, İslam’ın gayet insanî, insanın tabiatına, ruhuna, gönlüne uygun olmasıydı. Hayatın her alanında insanı merkeze alan yaklaşımı, onun ilk yüzyılda o kadar hızlı yayılmasının temel sebebiydi.

Bu sayımızda Anadolu coğrafyasını İslamlaştıran erlerin, erenlerin, pirlerin yurduna, Orta Asya’ya bakalım istedik. Bu topraklarda İslamî hassasiyeti olan insanlar olarak ne yazık ki yıllarca o coğrafyaya bigâne kaldık. Buna birçok neden sayabiliriz. Ancak bunların hiçbiri bizi haklı çıkarmaz. Bu ihmali gidermek için çok çalışmamız gerekiyor; öncelikle bölge hakkında sağlıklı ve doğru bilgilenmek gerekiyor. Dosyamızdaki yazıların bazı konulara dikkatleri yönelteceğini umuyoruz.

Haziran ayı deyince aklıma hep 7 Haziran 1987, kıymetli şair ve yazar Cahit Zarifoğlu’nun vefat ettiği tarih gelir. Bir iki yazıyla kendisini analım, hatırlayalım dedik. Tam otuz beş yıl olmuş şairin Sonsuzluk Yurdu’na göçüşü. Kendisinden el alan, yol yordam öğrenen, teşvik gören o kadar çok yazar var ki, saymakla bitmez. Kendisini rahmetle, minnetle ve hürmetle yâd ediyoruz.

Meryem Güney hanımefendi ile katı’ sanatı hakkında yaptığımız söyleşiyi de ilgiyle okuyacağınızı düşünüyoruz.

Temmuz sayımızda buluşmak üzere Hakîm olana emanet olunuz.

Mustafa ÖZEL

Genel Yayın Yönetmeni